CHP’nin "Milli eğitim Maratonu" projesi kapsamında geçen hafta bir toplantıya katılmak üzere yola çıkan Atatürkçü Düşünce Derneği Zonguldak (ADD) Şube Başkanı Zeynep Yüksel Ünal, Çatalağzı’nda trafik kazası geçirdi. Çatalağzı Belediye Başkanı Yavuz Palabaş, Zeynep Yüksel Ünal’ın yardımına yetişerek toplantıya aracıyla götürdü.
Zeynep Yüksel Ünal ise sosyal medya hesabından o anları anlattı:
“Yaşam öyle güzel oyunlar oynar ki sizinle, hangi yandan bakarsanız odur.. Kötü ya da iyi..Güzel ya da çirkin.. Yaş almış olsanız da hep bir şeyler öğretir, yoğurmaya ve pişirmeye devam eder sizi...Kaderin cilvesi dersiniz bazen, biraz üzülürsünüz, yönetebilirseniz, kendinizle alay eder, yüreğinizin bir köşesinde saklarsınız, zaman zaman anımsar ve gülümsersiniz..
Geçtiğimiz hafta işte böyle bir an yaşadım..
Acı ve tatlı.. Biraz hüzünlü, duygu yüklü..Sadece bende kalsın istemedim...Siz sayfa dostlarımla paylaşmak ve Yaşama Dair not düşmek istedim..
Zonguldak 'ta CHP nin "Milli eğitim Maratonu" projesi kapsamında bir toplantıya katılmak üzere yola çıktık.. Her şey olması gereken bir durumda, değineceğim konuları, son notlarımı gözden geçiriyorum..
Çatalağzı 'nı geçmek üzereyken son anda fark ettiğim, ticari bir araç yanımızda belirdi..
-Aman geçme, sıkıştıracak bizi...dememe kalmadan korkunç bir ses ve
-Eyvah gidiyoruz.....
Öne arkaya kaç kez gidip geldim bilmiyorum ama bizde bir şey olmadığını fark ettim ancak ŞOK ve titreme...
Yakınımızda bulunan beyler "Geçmiş olsun "diyerek teselli ediyorlar, su vermek istiyorlar ki şoktan kurtulalım..
Önce Beyim indi, araca baktı,
-Ya kardeşim, yolumuzda gidiyoruz, hızını azalttın yol verdin, ani bir hareketle dönüş yaptın...
O sırada ben de inmiştim.. Titriyordum..
-Yapılır mı bu, yazık değil mi bize..
-Bize de yazık ,dönüş için sinyal vermiştim...gibi sözler...
Tartışma uzayıp gidecek gibi.. Zabıtalar geldi.. Polis çağrılması istendi...
Beyim:
-Toplantıya geç kalacaksın Zeynep, deyince, biraz da cesaret aldım,
-Ben şimdi toplantıya da katılamayacağım, nasıl yaptın kardeşim bunu, diyerek şoföre isyan ettim...
-Biz ulaştırırız sizi dediler..
Yapacak bir şey yoktu.. Olan olmuştu.. Eşimi yatıştırmaya çalıştım...Hemen tepemizde kamera vardı.. Kayıtlara bakılır, olay anı tesbit edilirdi..
-Taksi çağıralım bari, dedi eşim..
Başkanım biz ulaştırırız...Tâbiki telaşlamayın..Götürürüz...Dönelim Başkanım..Hadi binin gibi bir dizi sözcük...Kim söyledi..Kimlerdi...Bilmiyorum..Yardımcı oldular, araca bindim yola koyulduk.. Başkan öndeydi...Teşekkür ettim.. Kaç defa bilmiyorum.. Bir STK’nın Başkanı diye düşündüm..
-Affedin, siz nerenin Başkanısınız diyebildim..
-Belediye Başkanıyım dedi..
O ara Kilimli 'den ilerliyoruz..
-Sürekli bu yolu kullanırım, seçimlerde afişlerinizi gördüm ama tanışmak kısmet olmadı, diyebildim...
Bartınlısınız galiba, deyince,
-Yok, doğma büyüme buranın çocuğuyum, dedi..
-İşe bakın, CHP nin etkinliğine gidiyorum, AKP li Belediye Başkanının aracıyla toplantıya katılacağım..
Sesiz gülümsemeler ..."Bir de CHP li ben...
-Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanıyım diyerek kendimi tanıttım ..Demokrasi ye inandığımı, herkesin görüşlerine saygı duyuyorum, gibi sözcüklerle kendimi tanıtmaya çalıştım..
Toplantı yerine geldik.. Her taraf CHP bayrakları ile dolu.. Ankara'dan Gölge Bakan da gelmiş...Milletvekini gördüm.. İl ve ilçe Başkanları, Partililer.. Ortasında biz...Başkan indi.. Kapıyı açtı, inmeme yardımcı oldu..
Mutlaka Kilimli ye ziyaretinize geleceğim çok teşekkür ederim Başkanım dedim..
Şoför,
-Kilimli değil Çatalağzı Belediye Başkanı, diye düzeltti..
İndim ama sormayın gitsin.. Çok hoş bir karışıklık...
Salona girdim..Kaza geçirdiğimi söyledim..İnanmadılar...Sonra birlikte güldük halimize...CHP toplantısına AKP Belediye Başkanının aracıyla ve üst düzey CHP yöneticilerinin arasından geçip geliyorsunuz..Şoku bu sayede çabuk atlattım sanki..Hâlâ Titriyordum..Arkadaşlar su vermek istediler..Bir kaç yudum aldım..Kahvaltılı bir toplantıydı zaten..Gözlerimin dumanlı gördüğünü, başımda bir boşluk olduğunu hissediyordum ama belli etmek de istemiyordum..
Uzun bir konuşma yapmadım zaten..Bir zarf içinde 67İZİNDE Bültenimizi verdim..Buradaki herkesin, sorunları bildiğini, bir çok projeleri olan çok değerli katılımcılar olduğuna dikkat çekerek, tek çözümün Yeniden Seçim olduğuna vurgu yaptım...
Ertesi gün Çatalağzı Belediyesi nden kamera kayıtlarını almamız gerekiyordu..Aynı zamanda Avukatım da olan kızım Efsun 'la yeniden Çatalağzı yollarına devam...Devam da bütün araçlar bize vuracak gibi...
Başkanın makamına geçtik..Çok samimi bir evlat sohbeti oldu...Meslektaşımızdı aynı zamanda..Ve bir şok daha...Meğer Başkan MHP liymiş...Sohbet sırasında öğrendik...
Nasıl yetiştirildiğimize, bir kez daha hayretle ve şaşırarak;kaza yapmışız, toplantıya yetişemeyeceğim telaşı..Ağır bir yaralanma ve başka şeyler olsa...Ne yapardım acaba...
-Çoğumuz, aracı nasıl yaptıracağız ,paramızı nasıl kurtaracağız hesabı yapardık...dedi Başkan...
Bize de kısmet olan baklavası ve içilen kahvelerimiz eşliğinde doyumsuz sohbet sonrası izin istedik...Elimi öptü, uğurladı, ayrıldık...
İşte böyle...Ne zaman ne olacağı belli değil..
Duygu ve düşünceler, görüşler farklı olabilir...
Yeterki insan, insan olsun..
-Aman Kötü Bir Şey Olmasın da ben sizi gideceğiniz yere konvoyla ulaştırırım, demesi ayrı bir güzellikti...
-Bir çay içelim diye uğradığımız yerde sabah sabah bir kaza...İçinden iyi giyimli, çok şık bir Hanım Efendi çıkıyor..İsyanı toplantıya yetişememek..Kim olsa aynı şeyi yapardı..Biz size borçluyuz...diyerek elimi öptü, vedalaştık..
Şimdi hâlâ gülüyorum...Şu işe bak sen...Kaza geçirmişim, Belediye Başkanı nın makam aracıyla, zıt görüşlerden bir partinin toplantısına törenle gidiyoruz...Hoş oldu hoş..
Aman aman ,kazalardan korusun Rabbim..
Bu 2 oldu CHP yolunda...3üncüden saklasın mevla...”