-Ekonomi “kıt kaynaklarla insan ihtiyaçlarını karşılamaya dönük davranışları inceleyen bir bilim dalı”
-Üretim “fayda getirme süreci”
-Emek ise “insanın bedensel ve zihinsel gücünü üretim de kullanması” olarak tanımlanıyor.
Bu haftaki konumuz milyonlarca insanın geçimini sağladığı ‘Asgari ücret.’
Ekonomi, üretim ve emek üçgeninin ortak paydasını oluşturan asgari ücret toplumun her kesimi için önem arz ediyor.
‘Asgari Geçim İndirimi’ başta olmak üzere işsizlik ödeneği, bakım parası gibi gelirler asgari ücrete göre artıyor.
Mal ve hizmet üretimi içinde yer alan çalışanların büyük bir kısmı asgari ücretli.
2020 yılı başında Eurostat verilerine göre Türkiye asgari ücretin satın alma gücü bakımından 27 Avrupa ülkesi içerisinde 11. sırada yer alıyor.
Araştırmanın döviz ve altındaki artışların öncesinde yapıldığını belirteyim.
EuroNews in araştırmasına göre Türkiye’de çalışanların yüzde 42’si asgari ücretli olarak çalışıyor.
Bu oran Slovenya’da yüzde 20
Portekiz’de yüzde 17
Fransa’da yüzde 9
İngiltere’de ise yüzde 5 seviyesinde.
Araştırma verilerine göre Türkiye, Avrupa’da en çok asgari ücretlinin çalıştığı ülke konumunda.
Durum böyle olunca asgari ücret diğer ülkelere göre ülkemizde ayrı bir önem kazanıyor.
Asgari ücreti, işçi, işveren ve devlet temsilcilerinden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu belirliyor.
Komisyonda taraflar 5’er kişiyle temsil ediliyor.
Ortada bir pazarlık masası olsa da alınan kararda devlet ve işveren temsilcileri etkili oluyor.
Bu komisyonda işveren tarafını TİSK, işçi tarafını Türk-İş temsil ediyor.
2021 yılı asgari ücret zammını belirleyecek Asgari Ücret Tespit Komisyonu 1 Aralık'ta toplanacak .
Geçen yıl enflasyonun yüzde 3 üzerinde 15,03 oranında artış yapılmıştı.
Yakın tarihte asgari ücretteki en büyük artış 2016 yılında yüzde 30 oranında gerçekleşti.
Memur ücretlerine 2021’de yüzde 3+3 oranında artış yapılacak. Enflasyonun bu oranları aşması halinde aradaki fark maaşlara yansıtılacak.
Asgari ücretli çalışanlarda ise enflasyon farkı ödemesi yok.
Asgari ücret artışı yapılırken tahmini enflasyon oranı dikkate alınıyor.
Merkez Bankası son toplantısında yıl sonu enflasyon beklentisini yüzde 12,1 olarak açıkladı.
Devlet kurumlarınca açıklanan enflasyon rakamları, çarşı-pazardaki enflasyonla uyuşmadığından yapılan zamda yaraya merhem olmuyor.
Hangi dönem ve hangi siyasi iktidar olursa olsun enflasyon ve ekonomik krizden en çok etkilenenler asgari ücretliler oluyor.
Türk-İş son olarak Ekim ayında dört kişilik ailenin açlık sınırının 2 bin 482 TL olarak açıkladı.
Asgari ücret ise 2 bin 325 TL.
Açlık sınırının altına düşen asgari ücretin 2021’de ne olacağı milyonları ilgilendiriyor.
7 milyon asgari ücretlinin gözü kulağı Asgari Ücret Tespit Komisyonunda olacak.
Her çalışanın beklentisi farklı olsa da herkes geçim derdinden mustarip.
“Asgari Ücret kaç lira olsun?” sorusunu cevaplamak oldukça zor.
2021ücret zammının asgari ücretli çalışanların yüzlerini güldürmesini temenni ediyorum.
Kalın Sağlıcakla.
Haftanın Sözü:
“Tok olan cümle cihanı tok sanır.
Aç olan da alemde ekmek yok sanır.”