Bu kardeşiniz yıllardan beri bu şehirde yerel ve yerinde üretim adına yapılması gerekenlere yönelik fikir ve önerileri gündemde tutmaya çalıştı.
Çok az örnek dışında ne yazık ki hem kurumlar hem belediyeler o istenilen adımları atamadı.
Atılanların bir kısmı da atanış ve seçilmişlerin keyfine takıldı.
Yerel üretimin gücünü, istihdama katkısını, şehrin ekonomisine katacağı zenginliği anlayamadık.
Mesela.
Çaycuma Cumalı Kadınlar Kadın Girişim, Üretim ve İşletme Kooperatifi’nin bölgenin kadınlarına yönelik çabalarına bakıyoruz.
Daha önce de başkan Aynur Çakar’ın mücadelesini yazmıştım.
Mesele bir tır.
Onun için bütçe ve proje desteği.
O tıra doldurulmuş organik yöresel ürünler.
Ankara’ya da gider İstanbul’a da.
İlçe ilçe de dolanır yol kenarında da bekletilir.
İşin bir tarafı Özel İdare.
Bütçeye izin verecek olan İl Genel Meclisi.
“Size verirsek diğerleri ne der”
Onlara da ver.
Vermek için çabala.
İşini ciddi yapmak isteyen, üretmek isteyen ve bunun organizasyon şemasını düzgün çizen kim varsa destek ol.
İl Genel Meclis Başkanı Sayın Necdet Karaveli atadan babadan Zonguldaklı.
Yani köylü!
Meclisin diğer üyeleri de köylü!
Ama bu görevlerde bulunan adamlar korkaklar.
Daha önce gördüğümüz pek çok olayda gördüğümüz gibi.
Bu şehir insanı için daha fazla risk almayacaksan, insan, hizmet, yatırım için risk almayacaksan.
O zaman ne işin var buralarda?
Git köyünde üç tavuk besle kahvehanede okeye dön.
Belediye başkanları sabote ederse.
Sayın Karaveli gibi isimler düz memur gibi davranırsa nasıl hayata geçecek çabalar.
Engel olmayın engel!
Bu yüce devlet sizleri buralarda engel olun diye tutmuyor!
Cesur olun, kararlı olun, daha fazla teşvik edici olun, zorlaştıran değil kolaylaştıran olun, kişiye göre değil niyete plana göre hareket edin diye tutuyor.
Her bahane bir engeldir bu arada!
Köylü pazarı!
Zonguldak değişiyor.
Ama Zonguldak’ın üreten köylüsü pazarlarda yerlerde sürünüyor.
Şu şehirde mahalleden köylerden kendi ürettiğini pazara getirip satma çabasında olan insanlara yaptığınıza bakın.
Pazarcı lobisinden bu kadar korkmayın.
Zonguldak Belediye Başkanı Sayın Alan’ın mutlaka bu işe bir kalıcı çözüm bulması gerekiyordu.
Bir şehir bu kadar aciz olamaz!
Bir de yöresel ürün satış yerleri vardı.
Şimdi yöresel işkembeci oldu.
Yöresel çiçekçi oldu!
Asgari ücret!
Asgari ücretle çalışan haklı.
En az 10 – 11 bin bandında olmalı.
İşveren haklı.
Her artış büyük bir mali yük.
Asgari ücretle çalışan aslında 8 bin 500 almaya da razı ama ekonomi yerinde duracak olsa.
İşveren 15 bin vermeye da razı ama diğer maliyet yükü ve artışlar yerinde duracak olsa.
Sorun rakam değil.
Orantıladığını zaman alım gücünün daha da geriye gitmeye devam etmesi.
İlaç karaborsa!
Çocuklar hasta.
Büyükler de öyle.
Eczanelerde bazı ilaçları bulmak mümkün değil.
En basit bir çocuk şurubu dolven’i veya etkin bir antibiyotiği bulmak bile mümkün olmuyor.
Bu nasıl iştir?
Bazı ilaçları piyasada bulmak mümkün olmayacak.
Acil el atılması çözülmesi gereken bir sorun.
Biz de başımıza gelince daha iyi anladık.
Pazartesiye kadar toparlamayabilirsek iyi olacak.
Bin şükür.
Vatandaşımıza Allah kolaylık versin.