Ülkemizde ilk uygulama 1936 yılında başladı.
Kapsamlı düzenleme 1971 Mayıs’ında 1475 sayılı iş kanunu ile yürürlüğe girdi.
2003 yılında kabul edilen 4857 sayılı kanunla birlikte, 1475 sayılı iş kanunu yürürlükten kaldırıldı.
1475 sayılı kanunun 14. maddesinin yürürlüğü hala devam ediyor.
Bu madde, çalışma hayatının önemli ve tartışmalı konusu ‘KIDEM TAZMİNATI’nı düzenliyor.
Kıdem tazminatı, en az bir yıl çalışmış olan işçiye veya işçinin ölümü halinde mirasçılarına işçinin çalışma süresi ve brüt ücreti dikkate alınarak yapılan bir ödeme.
4857 sayılı iş kanununa göre çalışanların işverenlerinden kıdem tazminatı alabilmesi için 7 halden birini taşıması gerekiyor.
Kıdem tazminatı alabilmek için;
-İşverenin haklı bir sebep olmadan işten çıkartması
-İşçinin haklı bir sebeple işi bırakması
-İşçinin vefat etmesi
-Emekli olmak için işçinin işi bırakması
-Emeklilikle ilgili şartları tamamlayıp, emeklilik yaşını evinde beklemek amacıyla işçinin işi bırakması
-Kadın işçinin evlendikten sonraki bir yıl içinde işi bırakması
-Askerlik için işin bırakılması şartları gerekiyor.
İşçi ve işveren arasındaki anlaşmazlıklar daha çok mahkemede sonlanıyor.
Kıdem tazminatı, iş mahkemelerinde açılan davaların yarıya yakınını oluşturuyor.
Geçen hafta TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, “İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi”nin 30 maddesi kabul edildi.
İşçi sendikaları, 25 yaş altı ve 50 yaş üstü çalışanların kıdem tazminatını almasını zorlaştıracağı gerekçesi ile düzenlemeye karşı çıkıyorlar.
Sendika yetkilileri 25 yaşına kadar çalışanların bu süre zarfında kıdem tazminatı hesabından çıkarılacağı, 50 yaş üstündekilerin ise güvencesiz çalışacağı açıklamalarında bulunuyorlar.
Plan ve Bütçe Komisyon Üyesi Ak Parti Milletvekili Cemal Öztürk, düzenleme yasalaştığında her dört genç işçiden birinin kısa çalışma sistemine geçmesini beklediklerini açıkladı.
25 yaş altında yaklaşık 3 milyon 450 bin kayıtlı işçi var.
Bu da 860 bin gencin kısa çalışma modeline geçeceği ve maaşlarının düşeceği anlamına geliyor.
Pek çok konuda farklı açıklamalar yapan işçi konfederasyonları, kıdem tazminatı ile ilgili şimdilik aynı duruşu sergiliyor.
Sendikalar kıdem tazminatı konusunda yapılan düzenlemelere işçileri mağdur edeceği gerekçesi ile karşı çıkıyor.
“Kıdem tazminatı kırmızı çizgimizdir!” diyen işçi konfederasyonlarının mücadelelerini, izleyerek bu köşeden kamuoyu ve işçilerle ile paylaşacağız.
Yapılan düzenlemelerle istihdamın yanı sıra işçilerin haklarının da korunmasını temenni ediyorum.
Kalın sağlıcakla.
Haftanın sözü:
“Dünyada en güç iş, işsiz gezmektir.”
Leb Rostens