Ticari taksilerde güvenliği artırmak amacıyla getirilen kamera ve panik butonu zorunluluğu, Zonguldak’ta da uygulanmaya başlanıyor. Bu yeni düzenleme ile birlikte hem yolcuların hem de şoförlerin güvenliği sağlanırken, sistemin maliyeti ve belediyelerin sürece entegrasyonu tartışma yaratıyor.
MEVZUATA GÖRE KAMERA VE PANİK BUTONU ZORUNLU
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı tarafından belirlenen yönetmelik gereğince, ticari taksilerde ses ve görüntü kaydı yapan kameraların bulunması ve acil durumlarda kullanılmak üzere panik butonu sisteminin entegre edilmesi gerekiyor. Bu sistem, herhangi bir tehlike anında taksi şoförünün veya yolcunun butona basmasıyla aktif hale gelerek anında kolluk kuvvetlerine bildirim yapılmasını sağlayacak.
PANİK BUTONU NASIL ÇALIŞIYOR?
Panik butonuna basıldığında, aracın anlık konumu ve kamera görüntüleri canlı bir şekilde yetkili mercilere iletilerek olası tehlikelere hızlı müdahale edilmesi amaçlanıyor. Ancak, bu sistemin etkin çalışabilmesi için belediyeler bünyesinde kriz merkezlerinin kurulması gerekiyor. Bu merkezlerde 24 saat boyunca görev alacak personel, taksilerden gelen acil durum sinyallerini anında değerlendirerek emniyet birimlerine aktaracak. Bu konuda istihdam yaratılması veya 24 saat çalışan Beyaz Masa personeli tarafından hizmetin sağlanması gerekiyor.
Zonguldak Belediyesi’nin şu ana kadar kriz merkezi oluşturma konusunda resmi bir adım atmadığı öğrenilirken, şehirdeki taksici esnafı da bu sistemin nasıl işletileceği konusunda net açıklamalar ve bilgilendirmeler bekliyor.
MALİYETİ NE OLACAK? TAKSİCİ ESNAFI NE BEKLİYOR?
Bu sistemin kurulumu ve işletimi konusunda en büyük endişelerden biri maliyet. Kamera ve panik butonu sisteminin araç başına ortalama 20.000 TL civarında bir maliyet oluşturduğu belirtiliyor. Kamera kurulumu canlı sinyal takibi yapılması için sim kart ve internet paketinin yıllık maliyeti ile birlikte taksi sahipleri, maliyet karşılığında güvenlik hizmetinin sağlanması için devlet veya belediyeden destek bekliyor.
Zonguldak Şoförler ve Otomobilciler Odasının da bu konuda adım atmadığı geçtiğimiz yıllarda taksi esnafının bireysel olarak çeşitli firmalara ulaştığı ya da şehir dışından gelen bazı firmaların ‘ucuza’ sistem kurulumu vaadi ile kandırıldığı belirtiliyor. Maliyeti düşürmek için şehir dışından gelen firmalar TSE belgesi olmayan muayenede mevzuatı karşılamayan ‘göstermelik’ sistemler kurduğu da edinilen bilgiler arasında.
ŞOFÖRLER NE DÜŞÜNÜYOR?
Şehirdeki taksi duraklarında yapılan görüşmelerde sistemin güvenlik açısından önemli olduğu konusunda genel bir ortak düşünce olsa da özellikle küçük ölçekli taksi sahipleri ekonomik yükün hafifletilmesi gerektiğini vurguluyor.
