Kendini yontan insan heykelini bilir misiniz?
İşte bu şehirde o heykeli çağrıştıran bir sürü insanız.
Hepimiz kendimizi yontuyoruz.
Kendine yontanlardan bahsetmiyorum.
Her alanda insan kendini yonttukça olgunlaşır.
Ama bazen de bu yontma işini kendini yonta yonta bitirenler için düşünmek lazım.
Mesela belediye başkanlarımız.
Mesela milletvekillerimiz.
Mesela bürokratlarımız.
Önce bir bütün hacim olarak karşımızda duruyorlar.
Her şey yüzde yüz.
Sonra insanların, seçmenlerin ve kamuoyunun gözünde yontmalar başlıyor.
Kimisi yontmaktan öte hızlı erimeye gidiyor.
Yüzde yüz ile başlayan güven skalası hızla düşüyor.
O güzel insanlar, o güler yüzlü insanlar gidiyor.
Yerlerine, gittikçe anlamsız şekillere bürünen şekiller kalıyor.
Ben halka, insanlara sırt çeviren, sadece duymak istedikleri ile şımaran ve empati yapamayan, geldiği yeri çabuk unutarak başarılı olan siyasetçi, bürokrat, milletvekili göremedim.
O nedenle kendinizi doğru yontabilirsiniz akıllarda ve gönüllerde çok daha fazla değer kazanırsınız, kendinizi doğru yontamazsanız odun olup gidersiniz!
Bu arada değerli yontu sanatçımız Sebahattin Keseri’i de selamlayalım.
Zonguldak Belediyesi’nde operasyon!
Zonguldak Belediyesi’nde görev değişimleri oluyor.
Olur.
Normal.
Ama Zonguldak Belediyesi ilginç bir yer haline gelmiş.
Bizzat başkan Alan döneminde işe alınanların bile başkan aleyhinde kara propaganda yaptıklarına tanık oluyoruz.
İnsan başkana saygı duymuyorsa verdiği ekmeğe saygı duyar.
Çok fazla kırılma var.
Çok nadir de olsa CHP adayına oy verdiği halde Alan’ın devam etmesi gerektiğine inananlar da var.
Mesele hizmet.
Öfke ve yönetim tarzı çok gereksiz kırılmalara neden olmuş durumda!
Başta yapılan yönetim hatalarının ve inadın kurumu getirdiği durum iyi değil.
Alan’ı açıkça sabote edenler arasında Ak Parti’ye yakın isimlerin de olduğunu görüyoruz.
Çağlayan, Alan ve Altun yakışanı yaptı!
Çatalağzı Belediyesi’ne yapılan saldırı sonrası olması gerekenleri paylaşmıştım.
Halkın makamına, devletin kapısına kimse gerekçesi ne olursa olsun böyle bir saldırı yapamaz.
Kaldı ki bu saldırı ile ilgili bazı farklı siyasi grupların gaz verdiği iddiaları varken Çatalağzı Belediyesi ve başkan Adnan Akgün’ün sırf CHP’li diye yalnız bırakmak doğru olmazdı.
Emniyet Müdürü Fahri Aktaş’ın ziyareti önemliydi.
Ak Parti İl Başkanı Mustafa Çağlayan, Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim Alan ve Kilimli Belediye Başkanı Kamil Altun ilçe ve belde başkanları ile birlikte Adnan Akgün’ü ziyaret ederek saldırıyı kınadı.
Olması gereken buydu.
Şehir ve Çatalağzı halkı adına teşekkür etmek gerekir.
Politika ve dolar!
Politik-acılar!
Politik inat.
Politik körlük.
Politik hovardalık.
Politik yalanlar.
Politik hesaplaşma bir yere kadar.
Politik davrananlar.
Politik olmak için çabalayanlar.
Politik-acı-lara inanlar.
Politika ile asıp kesenler.
Politikacılar için Müslüman olanlar.
Politikacılar için Milliyetçi kesilenler.
Politika için HDP’ye - HÜDAPAR’a sarılanlar.
Politikacılar için din-devlet-parti değiştirenler.
Politikacılar için ölüp bitenler.
Politikacılar için tası tarağı satıp icraya düşenler.
Ekonomik bağımsızlığın önemine inanmış kitleler olarak;
Toplanmışlar hep birlikte ‘dolar’ın peşine düşmüşler!
Kampanyalar döneminde vatan sevdalısı olanlar ile vatana ihanet içinde olanlar hep birlikte el ele!
Parası olan koşup yakalıyor.
Hem aklı hem parası olanlar seçim öncesi zaten stok yapmıştı!
Fikri olmayan politikacı olmaz!
Zonguldak’ta çok sayıda parti temsilcisi var.
Çok sayıda STK.
Şehirde onca sorun.
Onca konu var.
Hep olumsuz yönde olumlu yönde de çok iş var.
Ama özellikle bu şehirde politika yaptıklarını sanan pek çok isim sadece izliyor.
Politika nasıl yapılır?
Politika da gündem nasıl belirlenir?
Toplumda pozitif etki nasıl yaratılır?
Toplum yararına siyaset nasıl yapılır?
Hizmet odaklı siyaset nasıl yapılır?
Çözüm odaklı siyaset nedir?
Toplumla nasıl barışılır?
Bunların çoğunun kendine hayrı yok ki şehre hayrı olsun.
Bu şehrin en önemli sorunlarından biri de budur!
Kalite sürekli düştüğü için temsil gücü de düştü!
Gelin daha fazla ayağa düşmeyin!