Kızılay işi iyice mide bulandırdı.
Daha önce de çok yazdım.
Geçmişten beri gelen yozlaşmanın pik yaptığı dönemlerden geçiyoruz.
Serap Elibol ile bırakın kadın eli değsin şu Kızılay’a.
Serap hanım harika bir insan.
Son virajda karşısına aday çıkarılan Dr. Murat Babalık da mükemmel bir insan.
Harika bir hekim.
Kimsenin kendisiyle bir sorunu yok.
Olamaz.
Hani en baştan aday çıkarılsa kimse tüzüğün farkına bile varmazdı!
Bakmaya gerek de duymazdık.
Kendisini ‘babalara’ getirenlerin masasına meze olmamalıydı.
Tüzüğe aykırı adaylığı nedeniyle şimdi yerine bir başkası mı bulunacak?
Kim?
Siyasetin, Sayın Belediye Başkanımızın ve birkaç kişinin inat ve egosunun Kızılay’ı getirdiği yere bakar mısınız?
Ak Parti'de öncelikle, önceki dönem Kadın Kolları Başkanı Züleyha Arıman Yazıcı’nın yönetiminde aktif rol alacağı Kızılay'da Serap Elibol yerine başka ismi dayatma anlayışı en çok kendi sonlarını hazırlıyor.
Sayın Belediye Başkanımızın her abartılı, dayatmacı, ötekileştirici yaklaşımı daha şimdiden Ak Parti’ye ve ilk belediye başkanlığı seçimlerinde kendilerine kocaman eksi yazıyor!
Çünkü Sayın Alan’ın derdi yeniden Belediye Başkan adayı olmak değil.
Sayın Bakan Soylu ile temas halinde önce İl Başkanı Sayın Zeki Tosun’u, sonra Milletvekili Sayın Hamdi Uçar’ı devre dışı bırakarak milletvekilliğine giden koridoru açmak.
Ama tüm bunların sorumlusu aslında beceriksiz, kararsız ve doğruyu aramaktan uzak bir anlayış gösteren Kızılay’ımızın sayın genel merkez yöneticileridir!
Kararlarınız ne olursa olsun.
İnsani ve vicdani olmayan her karar eksik veya yanlıştır!
Vebali büyük olur!
Sevgili dostlar Kızılay polemiklerine bakınca Zonguldak’ın özetini görüyoruz!
Her meselemize böyle yaklaşığımız için şehirde huzur kalmadı.
İşler ilerlemiyor!
Çanakkale Köprüsü
Ülkemizin yol ve köprü ağlarının son halkası Çanakkale Köprüsü oldu.
Büyük yatırımlar.
Çok önemli yatırımlar.
Zorunlu yatırımlar.
Elbette böylesi önemli yatırımların maliyeti de büyük oluyor.
Kendi kasanızda para yoksa ve siz bunu firmalara yaptırıyorsanız faturası da halka çıkıyor.
Yakıt ve zaman tasarrufu açısından da bakmak lazım tüm bunlara.
Bu yatırımlara teşekkür edilmeli.
Yapım, işletme yöntemi ve firmalara bağımlılık konusunda doğan zararların sorgulanmasına da bu kadar kızılmamalı.
Eleştirenlerin köprüye karşı olduğu şeklinde algılar ne kadar yanlış ise yapılanları görmezden gelmek de o derece haksızlık olur.
Biraz samimiyet!
Fikirlerinizi samimiyetle – iyi niyet çerçevesinde, kırmadan, dökmeden, ötekileştirmeden doğruyu arama adına söylemektir.
Bizim Zonguldak’ta siyasi, bürokratik ve STK çevrelerinde çok net gördüğümüz bir olay var.
O da samimiyetsizlik.
Kimse kimseyi sevmek zorunda değil.
Ama!
Doğruya ulaşma, kişilere gerçek anlamda yardımda bulunma adına açık yüreklilikle konuşamayan veya konuşturulmayan ne kadar isim varsa karakolda doğruyu söylüyor mahkemede şaşıyor!
Çünkü düşündüğünüzü olduğu gibi söylerseniz hedefe konulursunuz. Dolaylı engellerle karşılaşırsınız.
Buna başka yakıştırmalarda yapabilirsiniz.
Bu nedenle herkes herkese şirin görünmeye çalışırken memleket iyice zıvanadan çıkıyor!
CHP’de trajikomik işler!
Koca CHP’de ilçe danışma kurulu toplantılarının ilçe yönetim kurulu üyeleri ile yapılıyor olması trajikomik bir hal almış.
Anlaşılan o ki CHP’de birileri partili tabanın konuşmasını istemiyor.
Kimi salonu bahane ediyor.
Kimi parti tüzüğünü.
İlçe danışma kurulu toplantılarına ilçe yöneticilerinin dışında kimsenin katılmamasını milletvekilleri mi istiyor, il başkanı mı, ilçe başkanları mı yoksa CHP Genel Başkanı mı?
Murat Uzun istifa eder mi?
Ak Parti Zonguldak Belediye Meclis Üyesi ve Başkan Vekili Sayın Murat Uzun’un Kızılay Zonguldak Başkanlığı’na Serap Elibol’u önermesi ve Belediye Başkanı Sayın Ömer Selim Alan ile karşı karşıya gelmeleri gündemde.
Hatırlayın o günleri.
Aslen Doğru Yol Partili Ali Uzun’un CHP’den aday gösterilmesi gündemdeydi.
Olmadı.
Sonra Murat Uzun, Uzun Ailesi adına Ak Parti listesinde yer aldı.
O günlerde seçimin kazanılmasında çok büyük faktör olarak görülen Murat Uzun ve Uzun Ailesi göklere çıkarılıyordu.
Seçim bitti.
Meclis açıldı.
O gün meclisi izleyenler Sayın Alan’dan çok Murat Uzun’un şehre, siyasete ve hizmete yaklaşımını alkışladılar.
Sonraki günlerde bazı çevreler Murat Uzun’dan ne zaman rahatsız olsalar;
“Onlar zaten CHP’ye çalışıp bize seçim kaybettirmek istediler” penceresinden baktı veya bakılmasını istedi.
Sayın Uzun, her zaman politik yakıştırmalardan uzak durmaya çalışsa da her fırsatta kendisinden rahatsız olmak için çaba gösterenler oldu.
Sayın Uzun ne düşünür bilmem.
Ama önceden beri söylediğim bir şey vardır;
“Ne kadar uzak dursanız da bu gidişle Zonguldak sizi zorla belediye başkanı yapacak?”
Son olarak Almanya’da bir fabrika satın alan, daha fazla üretim ve istihdama odaklanmak isteyen Uzun, son kriz sonrası bir basın toplantısı yapacak.
İstifa edeceğini söyleyenler var.
Görüşmedim.
Sormadım.
Sanmam.
Diyelim ki etti.
Buna en çok kim sevinir?
Sayın Alan ve çevresi mi?