Geçtiğimiz hafta Mustafa Kemal Atatürk’ün neden bu kadar çok sevildiğini yazmıştım. Bu haftada kimlerin neden sevmediğini, sevemeyeceklerini yazmaya çalışacağım. Çünkü görüyorum ki pek çok insan, savaş kahramanı, devlet kurmuş, milletin birey olabilmesi ve demokrasinin köklenebilmesi için pek çok devrim gerçekleştirmiş bir şahsiyet nasıl olurda sevilmez anlayamıyorlar. Bu yazı dizisiyle öncelikle buna açıklık getirmeye çalışacağım, ardından sevmeyenlere ama düşüncelerinde samimi olanlara neden yanıldıklarını anlatmaya çalışacağım.
Kurtuluş Savaşı kazanılmıştı, ama Atatürk “Asıl Kurtuluş Savaşı şimdi başlıyor.” demişti. Çünkü devletin adı ne ve yönetim şekli nasıl ne olacaktı? Daha Kurtuluş Savaşı devam ederken bile yakın çevresinde derin fikir ayrılıkları vardı. Kimisi imparatorluğun devamını, kimi Anadolu İslam Cumhuriyeti, kimi Anadolu Cumhuriyeti adında bir devletin kurulmasında ısrarcıydı. Fakat o bu seçeneklerden hiçbirinde devletin uzun süre yaşayamayacağını düşünüyordu. Ancak millet esasına dayalı ve o milletin isminin de devletin başında yer aldığı bir devletin kalıcı olabileceği görüşündeydi. O devletin adı da yüzlerce yıldır dağlı, köylü diye aşağılanmış bir milletin adını taşıyan Türkiye Cumhuriyeti olacaktı. Ve bu hayalini de gerçekleştirdi. Tabi bu durumda büyük kavgalar, küslükler, ayrılıklar doğdu. Hangi seçenek hayata geçerse geçsin kavgalar mutlaka olacaktı. Çünkü fikri kabul görmeyen yeni düzene karşı çıkacaktı. Ama daha sonraki yazılarda açıklayacağım Atatürk’ün tercihi günümüz dünyasının realitesine dayanmaktaydı.
Şimdi gelelim milli bir devlete ve onun kurucusuna kimler karşı çıkar ve ondan haz almaz. Gelin bunları teker teker sıralayalım:
- Emperyalistler (sömürgeciler),
- İmparatorluğun devamını isteyenler,
- Etnik milliyetçiler,
- Sosyalist, Komünist, Küresel Kapitalist, Ümmet ideolojisine sahip olanlar,
- Türkiye Cumhuriyeti öncesi devlet yapısında statü sahibi olup da yeni düzende bu statüyü kaybedenler,
- Devrimler nedeniyle halk üzerinde etkisini kaybeden veya kaybetme korkusu yaşayan vesayet sahipleri
- Yeni devletin ideolojisine direnmesi nedeniyle devletin sertlik gösterdiği kesimler,
- Burada aklıma gelmeyen ama sizin ilave edebileceğiniz kesimler…
Elbette ki millet kavramı üzerine bina edilen Türkiye Cumhuriyeti’ne ve onun kurucusuna sevgi ve saygı göstermeyeceklerdir. İdeolojileri gereği fırsat bulduklarında devletin başındaki Türkiye ve anayasada Türk kelimelerini kaldırmak isteyeceklerdir. İdealleri gereği bundan daha doğal bir şey olamaz. Emperyalistler ve küresel kapitalistlerin sizden tek istediği doğal kaynaklarınızı, insan kaynağınızı sömürebilmek ve zenginliklerinizi kendi zenginlikleri haline getirebilmektir. Onları bu yoldan döndürmek, ikna edebilmek mümkün değildir. O nedenle onlara söz söylemenin de bir faydası yoktur. Ama diğer düşüncede olan samimi ve iyi insanlara, küresel sömürüye karşı ayakta kalmanın ancak milli bir devletle mümkün olabileceğini anlatmak ve ikna etmek mümkün olabilir. Bu nedenle sonraki yazılarda karşı fikirlere karşı savunmalarımı paylaşacağım. İlk savunma, yaşadığımız coğrafyanın adının nasıl Türkiye olarak adlandırıldığı olacaktır. Bakalım ne düşüneceksiniz.