Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, “Anneler Günü” dolayısıyla bir mesaj yayımladı.
Rektör Özölçer mesajında şu ifadelere yer verdi:
“Türk örf ve geleneklerinde ailenin temel yapı taşı, şefkatin, merhametin, koruyuculuğun ve güler yüzlülüğün simgesi olan annelerimizin, insanlık değerlerinin zirvesi ve çocuklarının mimarı olduğu bir gerçektir. Dünyaya geldiğimiz ilk andan itibaren gösterdikleri karşılıksız emekle bizlerin en korunaklı sığınağı, en samimi arkadaşı ve en değerli yâri olan annelerimizin mukaddes varlığı en kıymetli hazinemizdir.
Sevgi ve saygıyla birlik içinde yaşamamızın ilk nasihatini bizlere aktaran annelerimiz geleceğimizin inşasında rol model oynayan güvencelerimizdir. Çalışkanlıkları ve özgüvenleri ile yarınlarımızı şekillendiren müstesna varlığımız her daim yaşam kaynağımızdır. Kalbimizin derinliğinde, hayatımızın her anında yer edinerek, tutunacak en değerli dalımız olmasıyla inancımız, tarihimiz ve edebiyatımız içinde de kayda değer bir yere sahiptir. Karanlığımızın ışığı, çaresizliğimizin dermanı, karamsarlığımızın umudu olan annelerimiz kültürel benliğimizin sirayeti ve milletimizin zenginliği olan edebiyatımızın şiir sayfalarına, ‘Ana başta taç imiş / Her derde deva imiş / Bir evlat pir olsa da / Anaya muhtaç imiş’ övgü dolu sözlerle nakşedilerek de önem arz etmektedir. Annelerimizin ilk göz ağrıları bizler de onların gösterdiği özverinin, sevginin ve merhametin karşılığında geleceğimizi en güzel bir şekilde tesis etmeliyken milletimize, ülkemize ve ailemize yaraşır bir evlat olmayı da düstur edinmeliyiz.
Bu duygu ve düşüncelerle, başta cennet vatanımızın müdafaası için canlarını siper eden aziz şehitlerimizin çok değerli anneleri olmak üzere, derin Türk inanç ve geleneğinin düşünce yapısına kazınmış sözlerle yemeyip yediren, giymeyip giydiren ve binbir emekle bizleri büyüten cefakâr annelerimizin Anneler Günü’nü canı gönülden kutluyor, ahirete irtihal etmiş tüm kıymetli annelerimizi de bugünün önemine binaen rahmet ve minnetle yâd ediyorum."
Editör: Şeyma Kaya