Sayın Vali’ye çağrı!

Abone Ol

Bir
Zonguldak Liman içinde bir evladımız boğularak can verdi.
Olay herkesin gözü önünde yaşandı.
Ciğerimiz yandı.
Şehir ayağa kalktı.
*
İki
Yenilenen sahil projesinde korkulukların olmaması zaten hataydı.
Ancak kendi isteği ile olmayacak yerde denize giren evladımızın burada boğulmasını sadece korkulukların olmamasına bağlamak pek doğru olmaz.
Olaydan iki hafta önce bilerek ve isteyerek denize girenler olduğunu gördük.
Çünkü dere yatağından gelen atıklar kısmi bir sahil oluşturmuştu. Ortam aslında bir balçık çukuruydu!
*
Üç
Biz bu haberi yaptıktan sonra ivedi tedbirler alınmalıydı.
Uyarı levhası konulmadı.
Kolluk kuvvetlerinin veya liman çalışanlarının uyarısı olmadı.
Haberimiz zaten bir ihbar niteliğindeydi.
Anlayan olmadı!
Bizim gördüğümüzü devlet, belediye görmedi.
Hayat ha… ha… ha... Biraz da makara değil!
*
Dört
Burası yüzülecek bir yer değil.
Dereden gelen atıklarla yükselmiş tuzaklarla dolu bir yer.
Adeta lağım akan bir yerde bu insanların ne işi vardı?
Bu evladımızın ölümü canımızı yakarken; “Gidilecek başka yer mi yoktu?” sorusunu da sormak zorundayız.
*
Beş
Bu saatten sonra başımıza gelecekler belli.
O sahilde çocuklar başta olmak üzere pek çok kişi düşebilir, su aşırı kirli olduğu için müdahale yapılamaz ve yeni ölümler yaşanabilir.
Bir de Bartın’dan dalgıç bekleyeceksek vay halimize!
*
Altı
Sahil bandındaki güvenlik sorunu proje cinayetidir.
Tedbir alınmazsa burada kesin birileri düşecek ve boğulacak.
Cinayet işlenecek.
Burası kesin.
Ancak, kendi rızasıyla hiç olmadık yere girdiği için boğulan gencin ölümünü doğrudan belediye başkanı Ömer Selim Alan’a bağlamak, politik hedef yapma çabası haksızlık olur.
*
Yedi
Zonguldak’ta dalgıç çok.
Ancak Deniz Polisi dışında organize edilebilen, ihtiyaç durumunda acil müdahale edebilecek bir kamu- gönüllü timi yok.
Burada Bartın’dan Sahil Güvenlik’ten ekip beklenmesinin nedeni ise liman içinde görüş seviyesinin sıfır olması. Yani buraya normal dalgıçların girmesi mümkün değil. Dolayısı ile asker önce kendi güvenliğini sağlar. 
*
Sekiz
Zonguldak böylesi durumlara her zaman açık.
Denizlerimizde her yıl onlarca boğulma olayı yaşanıyor.
Kazalar.
Batan balıkçı motorları.
Barajlara uçan araçlar.
Sele kapılan insanlar.
Kentin, kamunun organizasyon şeması altında sürekli hizmet alınabilecek bir dalgıç timi hazır olmalı.
AFAD sistemi biliyor.
Şehirde çok sayıda dalgıç var.
Eğitim.
Ekipman.
Ve organizasyon şeması ile birlikte böylesi durumlarda daha hızlı müdahale şart.
*
Dokuz
Sayın Vali Mustafa Tutulmaz gitti halkı dinledi.
Onlarla birlikte oturdu bekledi.
İyi de etti.
Sonuçta ateş düştüğü yeri yaktı.
Devletimizin yapması gereken sahil projesine acilen bir korkuluk ve dalgıç kurtarma timi şeması hazırlamak.
Bugünün işini yarına bırakmayalım lütfen Sayın Vali!

Proje başlıyor…
Lavuar alanı Projesi başlıyor.
Son üç yılda Zonguldak’ta önemli adımlar atılıyor.
Bölge milletvekillerimiz ve belediye başkanımızı kutluyoruz.
Milletvekili Sayın Hamdi Uçar da Belediye Başkanı Sayın Ömer Selim Alan ile incelemelere katıldı.
Çevre ve Şehircilik Bakanımız Sayın Murat Kurum’a da teşekkür ediyoruz.
Ancak; “Bazı şeyler yanlış ve eksik yapılacağına hiç yapılmasa yeridir” noktasına geldik.
Böylesine büyük emek ve projelerin ayakları yere tam basmalı.
Mesela Sahil Projesi’nde yapılan büyük hatalar ve gereksiz maliyet artışlarının benzeri Lavuar Alanı projesinde olmamalı.
Geç olmalı.
Güç olmalı.
Ama tam olmalı.
Kalıcı olmalı.
Müteahhitlerin keyfine bırakılmamalı.
Proje cinayeti işlenmemeli.
Altı otopark.
Üstü şahane bir yaşam alanı olmalı.
Hizmet alkışlanır.
Doğru hizmet hep alkışlanır.
Emeği geçenlere tekrar teşekkür ederiz.

{ “vars”: { “account”: “G-PS7CWR0GE0” }, “triggers”: { “defaultPageview”: { “on”: “visible”, “request”: “pageview”, “vars”: { “title”: “Name of the Article” } }, “clickOnHeader”: { “on”: “click”, “selector”: “#header”, “request”: “event”, “vars”: { “eventCategory”: “examples”, “eventAction”: “clicked-header” } } } }