Zonguldak Valisi Sayın Osman Hacıbektaşoğlu günler geçtikçe şehre hakim olmaya, insanları tanımaya ve niyetleri anlamaya çalışıyor.
Herkesin tam da kendine göre bir vali görmek istediğini de sanırım daha iyi analiz ediyor.
Sayın Hacıbektaşoğlu’nu dün yaşanan elektrik kesintileri nedeniyle yerinde yaptığı incelemeler sırasında gördük.
Göreve gelir gelmez yaşanan felaketler sonrası sakin ama hızlı, kararlı adımları çok önemliydi.
Şova kaçmadan, tevazudan uzaklaşmadan, halkın dilinden anlayarak, insanları ayırmadan, devletin şefkatini, asaletini, adaletini hissettiren yapısıyla çok iyi gidiyor.
Bunu çok net olarak gördük.
Hal böyle olunca suyu bulandırmak isteyenler de amacına ulaşamıyor.
Allah nazardan saklasın.
Kenan Köktürk olsaydı!
Zonguldak’ta yaşanan felaketin faturası ağır.
En çok da Ereğli’de.
Yaralar sarılırken en ilginci beş gün geçmesine rağmen elektrik bağlanamayan evler var.
Dün de yazdık.
Bugün de.
Elbette elektrik idaresi kamuda olduğu zaman ile özel de olduğu zamanı kıyaslamıyoruz.
Elbette canla – başla gece gündüz uykusuz ve zor şartlarda çalışan personele bir lafımız olamaz.
Fakat az adamla çok iş yapma mantığında olan EnerjiSA’nın yönetim anlayışı, müşteriyi mal olarak görmesinin de sonuca katkısını görmek mümkün.
Bunu dün canlı örnekleri ile bir kez daha gördük.
Bizler yazdıkça ekip gönderdiler.
Muhtarlar isyan etti.
Şimdide siyasetçiler devreye girdi.
Fırtına olur, hatlar kopar, hasar olur, sorun olur.
Bunlar olacak ve sizler sorun çıkarma ihtimali olan yerlerde sürekli olarak çalışmalar yapacaksınız.
Direğin metalinden, trafonun kalitelisinden, kablonun sağlamından, mühendis ve teknikerin iyisinden taviz vermeyeceksiniz.
Bu şehirde ne zaman böyle elektrik kesintileri yaşansa akla gelen ilk isim Kenan Köktürk.
Dört gündür onlarca vatandaştan telefon ve mesaj aldık.
Özellikle eskilerden birinin; “Kenan Köktürk olsaydı böyle mi olurdu?” diye sorusu önemliydi.
Bu işlere Sayın Kenan Köktürk ne diyor bilemiyoruz.
Eminin hayıflanıyor, yerinde duramıyordur.
Harun Akın’ın çağrısı!
Zonguldak ENERJİSA’nın beceriksizliklerinden dert yanarken, Z HABER buradan sürekli yazarken 22. Dönem Zonguldak Milletvekili Harun Akın’dan bir paylaşım geldi.
Dedi ki;
“Her partiden aday adayları var. Aday olmayı düşünen her arkadaşımızın Zonguldak ile ilgili yapacağı projeleri olmalı.
Önümüzdeki yerel seçimlerde Zonguldak Belediye Başkanı seçilecek olan arkadaşımız, seçilmiş belediye meclis üyeleri ile birlikte, Zonguldak’ın elektrik işlerini yürüten Enerji-Sa'yı ziyaret ederek, bu sorunu yetkililerle görüşüp bir an önce gerekli yatırımların yapılmasını ve belediye olarak her türlü desteğin verileceğini ortaya koymalıdır.
Enerji-Sa bu sorunu bir an önce çözmeyi, tarih vererek kamuoyu önünde taahhüt etmeli”
Yani diyor ki;
Belediye başkanı dediğiniz kişinin tek görevi yol su, park bahçe, heykel değildir.
Belediye Başkanı dediğiniz kişi bazı şeyleri yapan ama bazı hizmetlerin de yapılmasını sağlayan, halkın sorunlarına her alanda sahip çıkan kişidir!
Adil Düzlü
Adil Düzlü Ak Parti’den Saltukova Belediye Başkanlığı için aday adaylığını açıklamış.
Hayırlı olsun.
Eski DYP’li başkan Düzlü, siyasetçiden çok önce insan olmayı ilke edinmiş siyaset ve partiler üstü başarılı bir isim.
Toplum mühendisi, ortak akla önem veren, sokağı bilen bir isim.
Başka isimler de çıkacaktır.
Kimin aday olacağına elbet parti karar verecek.
Aday olsa da olmasa da Saltukovalıların gönlünde Adil Düzlü’nün yeri başkadır.
Selim Alan rezil olsun!
Zonguldak Sahil Projesi’nin ilk büyük fırtınada hasar göreceğini çok yazdık.
Yarın yine olacak.
O nedenle kıyı düzenlemelerinde böylesine dükkan ve ahşap dokuların risk oranı çok yüksek.
Gerek yoktu.
Oldu.
Oralar hepimizin.
Aslında başka bir tehlikeyi atlıyoruz.
Sel suları köprülerin altından silme geçti.
Son zamanlarda bu olayı sıkça görüyoruz.
Zonguldak çok büyük tehlike atlattı.
Başka tedbirler ne alınabilir.
Bunlara bakmak lazım.
Ancak şunu da iğrenerek gördük.
“Dere taşsın Selim Alan rezil olsun seçim kaybetsin”
“Dalgalar daha büyük gelsin sahil hepten parçalansın” beklentilerine girenlere tanık olduk.
Yazık!
Başkan Alan'ı sevmeyebilirsiniz.
Ancak sevmiyorsunuz ve yaptıklarını yanlış buluyorsunuz diye böyle felaketler için dua edercesine beklemek tarifsiz bir adilik!