İnşaat mühendisi vatandaşların fark etmesi ile olası bir faciadan dönüldüğünü belirterek insan faktörünün önemine vurgu yaptı.
Ertuğrul’un açıklaması şu şekilde:
Batı Karadeniz’de maalesef her yıl olduğu gibi yine bir sel felaketi yaşadık. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allahtan rahmet, maddi kayıpları olan vatandaşlarımıza da geçmiş olsun dileklerimizi tekrarlıyoruz.
Bu tür facialarda yollar, işyerleri, evler hasar alıyor, içme suyu şebekeleri hasar alıyor ancak demiryolları unutuluyor. 2018 yılında Çorlu’da çok sayıda vatandaşımızın hayatını kaybettiği bir facia yaşadık. Bu kazadan sonra yapılan incelemede ortaya konan bilirkişi raporunda, sorunun rayların altının yağmur sularıyla boşaldığı buna bağlı olarak da rayların artık yükü taşıyamaz hale gelerek kazaya neden olduğu belirtilmiştir.
Yaşadığımız sel felaketi sonucunda Zonguldak – Karabük tren yolu hattının Çaycuma-Saltukova Akyamaç mevkiindeki tren raylarında toprak kayması meydana gelmiştir. Bu durum, oradan geçmekte olan bir inşaat mühendisi vatandaşımız tarafından fark edilmiştir.
Zonguldak – Karabük demiryolumuz çok önemli bir yoldur. 1936 yılında Zonguldak’taki kömürü Anadolu’ya sevk edebilmek için yapılmıştır. Ancak zamanla, yük taşımacılığının yanında yolcu taşımacılığı faaliyetleri de devam etmiştir.
Zonguldak - Karabük tren yolu hattının yenilenmesi için Avrupa Birliği fonuyla 2012 yılında 227 Milyon Euro para harcanmış, rayların bakımı yapılmış, sinyalizasyon sistemleri yenilenmiş ve hatta açılışında dönemin Ulaştırma Bakanı Binali YILDIRIM ve hükümet yetkilileri bulunmuştur.
Gelinen noktada, sel suları rayların altını tamamen boşaltmış durumdadır. Kontrol sistemlerini istediğiniz kadar modernize edin, istediğiniz kadar sinyalizasyon sistemi koyun insan faktörünü ortadan kaldırırsanız böyle sonuçlarla karşı karşıya kalırsınız. Çünkü bölgemiz coğrafi olarak yoğun yağış alan bir bölgedir ve konulan sistemler rayların bütünlüğü kırılmadığı sürece herhangi bir uyarı, tepkime vermemektedir. Dolayısıyla rayların altını görememektedir. Eskiden TCDD bünyesinde yol çavuşluğu denilen bir kadro bulunmaktaydı. Bu kişiler ne iş yapardı? Bu kişiler, yaklaşık olarak 10 km’lik bölümler halinde sorumluydular ve günlük olarak gezerek sorunları tespit ediyorlar ve rayların güvenliğini sağlıyorlardı. Hatta raylar arasında sıkışan canlıları dahi görerek kurtarırlardı. Yaklaşık 15 yıldır böyle bir kadro yok. Bu kadronun eksikliği işte bu tür facialara kapı aralamaktadır.
TCDD, bu demiryollarındaki menfezlerin dar olduğunu ve bu menfezlere su birikerek taşkına sebebiyet verebileceğini tespit ederek DSİ’ye menfezlerin genişletilmesi için başvurmuş ancak bugün itibariyle buna yönelik bir çalışma yapılmamış. Mutlaka yapılmalıdır, çünkü 227 Milyon Euroluk bir proje ile bu hattın yenilendiği iddia edilirken, bu menfezlerin kapasitesinden kaynaklı oluşacak taşkınlar ve sebep olacağı kazalar bugünden görülmektedir.
Rayların altındaki dolgu malzemeleri suya dayanıksızdır. Artık gelişen teknoloji ile suya dayanıklı dolgu malzemeleri mevcuttur. Mutlaka bu malzemeler kullanılmalıdır.
Hat, günde 10-12 kez sefer yapan, yolcu ve yük taşımacılığı için üzerinde neredeyse 25.000 ton ağırlık bulunan bir tren hattı. Vatandaşımız bu durumu fark etmeseydi, Çorlu’da olduğu gibi bir facia daha mı yaşayacaktık? Bu eksiklikler görerek önlemlerimizi almak zorundayız. Bu eksikliklerin bir an önce giderilmesi gerekir.