Emek Partisi Zonguldak İl başkanı Ateş Türeli, Zonguldak’ta bir maden ocağında yaşamını yitiren ve sonrasında üzerine benzin dökülerek yakılarak öldürülen Vezir Mohammad Nourtani'nin davasına dikkat çekerek, “Göçmen ve yerli işçi ayrımı yapmaksızın bu cinayetlere dur demek ve sorumluların cezalandırılması için Vezir Mohammad Nourtani'nin davasına sahip çıkmamız gerekmektedir.” dedi.

Türeli yaptığı basın açıklamasında Vezir Mohammad Nourtani cinayetinin münferit bir cinayet olmadığını belirterek şunları söyledi;

"Sıra beklerken ölüyoruz" Hastanelerde neler oluyor? "Sıra beklerken ölüyoruz" Hastanelerde neler oluyor?

“Zonguldak'ta kaçak işletilen bir maden ocağında yaşamını yitiren ve sonrasında üzerine benzin dökülerek yakılarak öldürülen Vezir Mohammad Nourtani'nin katledilmesiyle ilgili üçü tutuklu altı sanığın yargılandığı davanın dördüncü duruşmasına 20 Aralık 2024 Cuma günü saat 14 00 da Zonguldak 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmeye devam edilecektir.

Basında yer alan haberlere göre, Nourtani ile o dönem birlikte kaçak madende çalışan ve cinayete ilişkin ifadeleri alındıktan sonra sınır dışı edilen kuzenler Anmet Ahmedi ve Ahmet Ahmedi video çekerek ölen madencinin eşi Kamergül Meliki'ye gönderdi. Kuzenler videoda kendilerine zorla “Bir şey görmedikleri” yönünde ifade verdirildiğini belirterek Nourtani'nin ocak içinde kavga ettiğini duyduklarını söylediler. Afganlı madenciler videoda Nourtani'nin böbreğine 10 bin dolar teklif geldiğini ancak kendisinin 30 bin dolar istemesi nedeniyle teklifi kabul etmediğini söylediğini anlattı. Bu haberden de anlaşılacağı gibi bu vahşi olayın üstü örtülmek istenmektedir.

AKP Hükümetinin işçi düşmanı politikalarından yerli ya da göçmen ayırt etmeden bütün işçiler nasiplerini almaktadır. Hakları için Ankara‘ya yürümek isteyen Polenez işçileri göz altılarla yıldırılmak istenirken daha iyi bir ücret almak için greve çıkan Metal işçilerinin grevi ise “Milli güvenliği tehdit ettiği” gerekçesi ile yasaklanmıştır. AKP’nin iktidarda bulunduğu 22 yılda ülkemizde 32 bin 984 işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirmiştir. Ucuz emek gücü olan göçmen işçilerin ölüsü de sermaye için patronlar için bir külfet değildir. Çünkü bu vahşi sermaye düzeninde kayıt dışı çalıştırmanın ve hesap sorulmaz fikrinin rahatlığı ve cüreti vardır.

Hem Türkiyeli hem de mülteci ve göçmen işçiler ucuz ve güvencesiz çalıştırılmaya, işçi cinayetlerine karşı birlikte mücadele etmelidir. Göçmen ve yerli işçi ayrımı yapmaksızın bu cinayetlere dur demek ve sorumluların cezalandırılması için Vezir Mohammad Nourtani'nin davasına sahip çıkmamız gerekmektedir. Vezir Mohammad Nourtani cinayeti münferit bir cinayet değildir. Münferit olmayan bu durumda Türkiye’deki göçmen düşmanlığının da payı vardır. Türkiye’de yaşayan bütün emekçiler, ezilen, sömürülen halk kesimleri, mevcut yasalarla sınırlı da olsa göçmenlerin eşit haklara sahip olmalarını savunmalı ve nefretin, göçmen düşmanlığının karşısında durmalıdır. Emek ve demokrasi güçlerini, tüm kamuoyunu cinayetten sorumlu tüm faillerin en ağır cezaları almaları için davayı takip etmeye çağırıyoruz.”

Editör: Tuğçe Atalar