Lojman tahliyeden sonra yıkılırken, Metin Nalbant’a kira borcu nedeniyle icra gönderildi. 11 yıla yakın lojmanda otururken kira istenmediğini söyleyen Nalbalt, “Boşalttıktan 15 gün sonra ev yıkıldı. Bir süre sonra bana bir kağıt geldi, 16 bin 300 lira kira borcu nedeniyle icraya verildim, diye. Şaşırdım bir anda. Evin içinde otururken icraya vermediniz de evi boşaltınca, yıkarken mi icraya veriyorsunuz?” dedi.
Kilimli ilçesi Gelik beldesinde yaşayan Fatma Nalbant’ın ilk eşi Ahmet Çetin, 2005’te kaçak maden ocağında hayatını kaybetti. Bu evlilikten 4 çocuğu olan Fatma Nalbant, 20 yaşındayken 48 yaşındaki ayakkabı boyacısı Metin Nalbant ile evlendi. Nalbant çiftinin 3 çocuğu oldu. Metin ve Fatma Nalbant çifti ile 7 çocuğu 11 yıl önce eşyasız ve yıkılma tehlikesi bulunan evde yaşarken, gündeme gelen aileye barınması için dönemin Gelik Belediye Başkanı Hasan Fahri Yıldırım’ın ve hayırseverlerin desteğiyle Türkiye Taşkömürü Kurumu’na ait 1899 yılında yapılan kullanılmayan 2 katlı ev 2012 yılında tahsis edildi.
KOMŞULARI KREDİ ÇEKTİ
Bir süredir çıkması talep edilen Metin Nalbant ve ailesi, şubat ayında evden tahliye edildi. Ailenin evi tahliye etmesinin ardından bina ekiplerce yıkıldı. Aile, komşularının kredi çekmesiyle 2 odalı bir eve tadilat yaparak yerleşti. Mayıs ayında evine gelen evrakla Metin Nalbant, TTK lojmanına dair kira borcu olduğunu ve icraya verildiğini öğrendi.
‘BUNCA ZAMAN KİRA İSTENMEDİ’
Mayıs ayında gelen evrakta 16 bin 300 lira borcu olduğu belirtilen Nalbant, 8 çocuğundan 3’ünün evlendiğini ayakkabı boyacılığı ve engelli maaşıyla ailesine bakmakta zorlandığını söyledi. Nalbant, “Hayırseverlerin verdiği evde 2 yıl kalmıştım. Yıkılmak üzereydi. Baktılar ki burası çok sakat, muhtarla belediye başkanı bir araya gelip ‘Bunu buradan alalım’ dediler. Belediye başkanı tarafından TTK evi gösterildi. O evin tadilatı hayırseverlerin yardımıyla yapıldı. O evde 11-12 sene durdum. Bana ‘Burayı yıkacağız’ dediler. 15 gün sonra ev yıkıldı. Bir süre sonra bana bir kağıt geldi, 16 bin 300 lira icraya verildim, diye. Şaşırdım bir anda. Evin içinde otururken icraya vermediniz de evi boşaltınca yıkarken mi icraya veriyorsunuz? Bunca zamandır benden kira, bedel hiçbir şey istemediler. Yalnızca evin boşaltılmasını istediler” dedi.
‘ÇOCUKLARIM BENDEN ODA İSTİYOR’
2 odalı evde 5 çocuğuyla beraber 7 kişi sıkışık yaşadığını söyleyen Nalbant, “Şu an yaşadığımız evde iç içe kalıyoruz. Sıkışıyoruz. 4 tane çocuğum okuyor. Ders yapacak odaları yok. Çocuklarım benden oda istiyor, ne yapmam gerekiyor? Okumasın mı bu çocuklar? Bunların geleceğini mi kaybedeyim? Ben okuyamamışım zaten, bu çocukların hakkını nasıl yiyebilirim? Benim evime günlük 20 ekmek giriyor. Ayakkabı boyacılığı yapıyorum ve engelli maaşım var. Teneke, kutu falan toplayabilirsem satıyorum. Ben şu anda bir ev istiyorum, çocuklarımı kurtaracak bir ev istiyorum. Bir de bu icradan kurtulmak istiyorum. 16 bin 300 lira, ben evime ekmek alamıyorum” diye konuştu.
‘ÜNİVERSİTE OKUMAYA PARA YETMEZ, BARİ KARDEŞLERİM OKUSUN’
Liseyi bitirdikten sonra ailesinin maddi gücü eğitimine yetmeyeceği için üniversite sınavına giremeyen Sinem Çetin (19), “Diğer evdeyken bir odam vardı, şimdi yok. Eskiden ders çalışabiliyordum bu evde 2 tane oda var. Çalışamıyorum. Üniversite okusam para yetmeyecek. Ben okuyamazsam bari benim yerime kardeşlerim okusun. Mesleklerini eline alsınlar” ifadelerini kullandı. Konuyla ilgili TTK yetkilileri açıklama yapmadı.