Zonguldak Tarih editörü Hayati Yılmaz, “Karadeniz’de İki Sahil” adlı yazısında Zonguldak’ta yazın otellerde yer olmamasından kaynaklı “Turizm atağı yapacağız diye diye, bu bölgede var olan birkaç otel de işçilerle dolmuş meğer” dedi.
Yılmaz’ın yazısı şu şekilde:
“KARADENİZ’DE İKİ SAHİL
Biri ; Zonguldak’ın en uzun sahillerinden olan Türkali Sahili.
Diğeri; Bulgaristan’ın Albena sahili.
İkisi de Karadeniz kıyısında .
İkisi de aynı iklime sahip.
Fakat aradaki fark , birinde halen “şortla köye giriş yasak , diğerinde oteller zinciri kurulmuş.
Birinde , artık günü birlik denize gelen kalmadı, diğeri turist akımına uğrayan bir yer haline geldi.
Geçen yaz Filyos’a gittim , buradan bir fotoğraf paylaşmıştım. Bu fotoğrafı gören , Ankara’da bir üst bürokrat arkadaşım mesaj attı. Filyos’ta otel fiyatını ve bir rezervasyon yapmak için otelde yer durumunu sordu. Ben de otele gidip sordum.
-Abi yerimiz yok. 2 yıldır odalarımız yaz ,kış dolu.
"Nasıl oluyor bu ?" diye sordum. Meğer , Filyos’taki inşaatta çalışan işçiler kalıyormuş. Arkadaş da gitti Kuşadası'nda tatilini yaptı.
Keşke Filyos projesi turizm maksatlı olsaydı da ; Zonguldak daha çok kazansaydı.
Turizm atağı yapacağız diye diye, bu bölgede var olan bir kaç otel de işçilerle dolmuş meğer.
İnkumu’nda yer yok , Amasra’da yer yok . Hepsi turist dolu. Ankara’da deniz kıyısında tatil yapmak isteyenler rotasını Bartın’a yöneliyor. Zonguldak’ta da turistlik otel yok.
Türkali`de bir tesis yapılmıştı. İl Özel İdare’ye bağlıydı. Sonra ?
Sonrasını yazmayayım.
Bulgarların bile kafası artık başka çalışıyor.
Sadece şunu söyleyeyim;
Doğayı katletmeden, sahili peşkeş çekmeden, Türkali, Göbü, Filyos Zonguldak’a turist çekebilecek ender sahillerimizdir.”