CHP Merkez İlçe Başkanlığına Murat Sivri adaylığını ilan etti! CHP Merkez İlçe Başkanlığına Murat Sivri adaylığını ilan etti!
Zonguldak tarih editörü Hayati Yılmaz, “Köpek Medeniyeti” adlı bir yazısında “Öyle dükkanların önünde beslemek, hastanelerin önüne kap kaçak koymakla, evine hayvan almayıp sokakta bakımını yaparak hayvanseverlik olmaz. Hiç öyle ‘hayvanseverim, öyle bilinçliyim’ havalarına kimse girmesin” dedi.
Yılmaz’ın işte o yazısı:
"KÖPEK MEDENİYETİ
Almanlar hayvan dostudur. Hayvan haklarına çok önem verirler. Ama bizim Türkiye’deki anlayıştan çok farklıdır .
Geçtiğimiz günlerde Kilimli’de başıboş köpek sürüsü, bir kadına saldırdı. Okula giden çocuklar artık sokakta güvende değil. Her an köpek saldırısına uğrayabiliyor. Zaten her birinde köpek korkusu var. Çocukları kendi sokağından soğutuyor..21. yüzyıl Türkiye’sinde bu durum akıl tutulması ile ancak açıklanabilir.
Türkiye’ye geldiğimde ,mahalleye girdiğimde,  ilk fark ettiğim şey; yerlerde tavuk kemikleri olmasıdır. Ahalimiz evde yedikleri tavuğun kemikleri ile mahallede kedi köpek besliyor. Artık öyle bir rahat davranmaya başlamışlar ki: Bu kemikler camlardan sokağa atılıyor. Ortalığı pislik götürüyor, adı hayvanseverlik oluyor.
Sokak köpekleri o kadar çoğaldı ki ; artık her kadraja giriyorlar. Yabancı devlet adamı geliyor, kamara açısına sokak köpeği takılıyor. Bir film ,bir dizi çekiliyor, arka planda sokak köpekleri kadraja giriyor.
Türkiye’de 8 milyondan fazla sokak köpeği olduğu tespit edilmiş.
Bu rakam Türkiye nüfusunun %10’na denk geliyor. Her 10 kişiye bir köpek düşüyor.
Almanya’da köpek sayası 10 milyon. Türkiye’den daha fazla. Ama Almanya’da sokakta herhangi  hayvan barınamaz. 20 yıldır Almanya’dayım bu zamana kadar sokakta başıboş gezen bir köpek görmedim.
Alman yasalarına göre sahipsiz köpekler barınaklara alınır. Cinsine göre bu köpekler satılır. Bir Alman kurdu yavrusunun fiyatı ortalama 800 ile 1200 Euro arasındadır. Bulldog köpeğinin fiyatı ise 900 Euro ile 1500 Euro'ya kadar çıkabiliyor. Daha özel cins köpeklerin fiyatları 5 bin Euro'ya kadar olabiliyor.
Köpekleri satın alarak sahiplenme bu kadarla sınırlı değil. Bir köpeği sahiplendiğinizde, veterinere yıllık ödenecek tutar 1000 Euro. Ayda yaklaşık 24 avro tutarındaki hayvan sağlığı sigortası veya ayda dokuz avro bir ücret karşılığında yaptırabileceğiniz ameliyat sigortası gibi daha birçok sigorta da bulunmaktadır. Mutlaka yaptırılması gereken sigorta , özel sorumluluk sigortasıdır.. Köpeğinizin herhangi birinin malına ,canına zarar vermesi durumunda devreye giriyor.
Bir köpeğin  bir yıllık masrafı ortalama 1800 Euro'ya denk geliyor. ( 59.400  TL )Aşıları mutlaka düzenli olarak yaptırılıyor. Eğer yurtdışı seyahatlerde yanınızda getireceksiniz, pasaportunu çıkartmak zorundasınız. Ayrıca evde hayvan beslemek vergiye tabidir. Bildiğim kadarı ile yıllık 150 Euro'ya denk geliyor.
Almanya’nın bazı eyaletlerinde “köpek ehliyeti” zorunlu hale getirildi. Tıpkı araba gibi köpeğinizi dışarıda tasması ile sürmeniz öğretiliyor. Sonra ehliyet veriyorlar. Mesela , köpeğiniz ile gezerken , yanınızdan geçecek birinin mesafesine göre tasmasını ayarlamak zorundasınız. Köpeğinizin dışkısını toplamak zorundasınız . Bunun için belirli yerlerde buna göre özel çöp kutuları var.
Bu durumda bile insanlara saldıran köpekler ceza alıyor ve dışarı çıkarıldığında mutlaka ağızlık takmak zorunda bırakılıyor.
Köpeklerin üremesi Almanya’da kontrollü şekilde yürütülüyor. Her biri kayıtlı olduğu için fazla üremeye karşı kısırlaştırma uygulaması devreye giriyor.
Hayvan hakları, aslında hayvan kanunu ile belirlenir. Bizzat devlet politikasıdır. Hayvan hakları savunucuları ile yürütülmez. Hayvan sevenlere bırakılmaz. Çünkü hayvan aklı olmayan , kanunla hakaret etmeyen bir canlıdır. Cezai ehliyeti olmadığı için, başıboş iken kontrol edilemez. Sokakta köpek beslemek ile hayvanseverlik olmaz. Sokak insanların ortak kullanım alanıdır. Bu neden ile hayvanlarla ortak kullanım alanı olamaz.
Zaten böyle olsa ‘İnsanları Isırmak Yasaktır” tabelası asar, işi çözersiniz.
Ülkemizde İslami olarak evde hayvan beslenmesi uygun olmadığı, çoğunluğun kendisine bile , ayda bir kilo kıyma alamayacak halde olması ,ekonomik olarak halkın bu hayvanların bakımının yapmasının zor olduğu bir devirde,  evcil hayvanların ancak geliri iyi ve evde besleyebilecek olanlar için  orantılı tutulması, diğerlerinin barınaklara alınması ama mutlaka orantılı kısırlaştırma uygulanması durumunda bu sorun ancak çözülebilir.
Sokakta yaşayan hayvanların sayısı , artık belediyelerin bütçesini aşan bir sayıya ulaşmış durumda. Bu nedenle ancak devlet politikası ile önlenebilir. Bu uygulama bugün başlanılsa bile , bir köpeğin ömrü ortalama 15 yıl olduğuna göre ; azalma ancak 10-15 yıl sonra gerçekleşecektir. . Bu süre zarfında kısa vadede çözüm için barınaklara alınması veya (Örnegin) şehirdeki köpek yavrularının , köylere dağıtımı yapılabilir.  Köylerde;  ayı, çakal veya kurtların köye inmesini önlemek için köpeklere ihtiyacı olan insanlar da var.
Öyle dükkanların önünde beslemek, hastanelerin  önüne kap kaçak koymakla , evine hayvan almayıp ,sokakta bakımını yaparak hayvanseverlik olmaz. Hiç öyle “hayvanseverim, öyleyse bilinçliyim “ havalarına kimse girmesin.
Medeniyet ,her şeyin kuralına göre uygulandığında medeniyettir.
Gerisi ,geri kalmışlıktır."
Editör: Şeyma Kaya