Başsavcılık, adli soruşturmanın gereği olarak, köylülerin gözleri önünde bu kazıyı başlattı. Madenciler, bir aylık hazırlıkların ardından, mayıs ayında, bölgeye getirildi ve alana inerek kazı çalışmalarına başladı. Yerin metrelerce altına indiler ve havalandırma ve jeneratör sistemleri kurarak, 2 aylık bir süreçte çalışmalarını sürdürdüler.
Köylülerin ve Kamuoyunun Merakı
Kamacı, “Köylüler dahil herkes bu kazıyı merak ederken, biz de konuyu araştırıyoruz,” diyor ve devam ediyor; “Birkaç arkadaşımız orada ve onlardan aldığımız bilgilere göre bu kazıda üç temel konu ön plana çıkıyor. İlki, bir hazine; ikincisi, bir yerleşim yeri ve üçüncüsü, bir el yazması İncil.”
300 Odalık Hazine mi?
Kamacı’nın belirttiğine göre, kazıda 300 odalık bir altın hazine bulunduğu iddia ediliyor. “Daha önce oraya gelip kazı yapan defineciler böyle söylüyor,” diyor Kamacı. Fakat bu henüz doğrulanmış bir bilgi değil ve kamuoyunun bu konuda daha fazla bilgiye ihtiyacı var.
Efsanevi El Yazması İncil mi?
Bu gizemli kazıda, belki de en çok dikkat çeken konu, Hz. İsa’nın kendi el yazısıyla yazdığı iddia edilen bir İncil’in bulunması. Eğer bu doğruysa, bu, tarih biliminde devrim yaratacak bir keşif olabilir. Kamacı bu konudaki düşüncelerini şöyle ifade ediyor; “Eski bir yer altı kilisesinde bulunan ve Hz. İsa’nın kendi el yazmasıyla yazdığı bir İncil’in bulunduğu söyleniyor. Bu, çok önemli bir konu.”