CHP Zonguldak İl Başkanı Devrim Dural, Ak Parti Zonguldak İl Başkanı Mustafa Çağlayan’ın; “Geçmişte İngilizlerin at arabasını çekenlerin bugünkü temsilcileri” sözlerine yanıt verdi. Dural; “Devlet adabını bilen, ahlak sahibi ve aile terbiyesine sahip olanlar asla böyle cümleler kurmaz. İçinde bulunduğunuz sağlıksız ruh hali en çok halkımıza, şehrimize zarar vermektedir, kendinize geliniz” dedi.
Dural’ın açıklaması şu şekilde:
“Zonguldak’ta AKP’ye son yerel seçimlerde İl Belediyesi dahil olmak üzere 8 ilçenin 6'sını kaybettirerek parti tarihlerinin en acı seçim yenilgisini tattıranların gündeme gelebilmek, siyasi tükenişlerini örtebilmek için yaptıkları hezeyanlara, ucuz siyasi numaralara maalesef şahit oluyoruz. Bugüne kadar yaptığınız içi boş, sığ açıklamalarınızdan güzel ülkemiz ve kadim şehrimiz Zonguldak hiçbir şey kazanmamıştır. İçinde bulunduğunuz sağlıksız ruh hali en çok halkımıza, şehrimize zarar vermektedir, kendinize geliniz.
Kutuplaşmanın ve ayrıştırmanın mimarlarının, yereldeki temsilcilerinin “Geçmişte İngilizlerin at arabasını çekenlerin bugünkü temsilcileri” sözünü kendilerine olduğu gibi iade ediyoruz.
“Kötü söz sahibine aittir”
Devlet adabını bilen, ahlak sahibi, insanlıktan nasibini almış ve aile terbiyesine sahip olanlar asla böyle cümleler kurmaz, kuramazlar.
İsrail son verilere göre 15 ayda Gazze’de 46 bin müslümanı katlederken niye engel olmadınız?
1152 odalı saray yaparak itibardan tasarruf olmaz diyorsunuz ya itibar nedir biliyor musunuz? Gazze'de çocuklar öldürülürken, bu çocukların katiline posta koyup aramızda akit kalmamıştır, sizden gelecek para ve kredi gelmesin kardeşim diyebilmektir"
Diyebilir misiniz? Tabiki demediniz, diyemezsiniz.
Kime neyi anlatıyoruz?
Yoksa İsrail’in abisinden mi korkuyorsunuz?
Bizler, İstanbul Boğazı'ndaki işgal kuvvetlerine ait savaş gemileri için “Geldikleri gibi giderler” sözünü söyleyen Gazi Mustafa Kemal’in Askerleriyiz.
Bizler “Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka kuvvetler gelir, başka komutanlar hâkim olabilir.” diyen bir komutanın neferleriyiz.
Bizler Ebedi Başkomutan Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk’ün iki büyük eseri olan Türkiye Cumhuriyeti ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin muhafızlarıyız.
Bizler Sevr anlaşmasını imzalayanları, İngiliz savaş gemisine binip ülkeden kaçanları,emperyalistlere her daim kucak açan işbirlikçileri ve onların günümüzdeki siyasi uzantılarını unutmadık, unutmayacağız.”
ÇAĞLAYAN NE SÖYLEMİŞTİ?
“Cumhuriyet Halk Partisi, milletimizin hassasiyetlerini ve toplumsal değerleri bir kez daha yok saymıştır. Son olarak, CHP Parti Meclisi üyeliğine, geçmişte Cumhurbaşkanımızın merhum annesine açıkça küfür eden bir gencin seçilmesi, kamu vicdanını derinden yaralamıştır.
Annelerimize edilen küfür ve hakaretten sonra CHP’liler sıraya girerek açıklamalar yapıp küfürü kabul etmediklerini söylemişlerdi.
Küfürbazları parti yönetimine alarak gerçek niyetlerini göstermiş oldular.
Daha önce de milletimize “beyni emcükleşmiş” gibi son derece ağır ifadelerle hakaret eden bir kişinin CHP protokolünde ağırlanması, bu tavrın tesadüfi değil, bilinçli bir tercihin ürünü olduğunu göstermektedir.
Gençlerimize küfürün, hakaretin ve saygısızlığın yanlış olduğunu anlatması gereken bir siyasi partinin, tam tersine bu davranışları ödüllendiriyor oluşu kabul edilemezdir. Bu tutum ancak ve ancak CHP’nin bugünkü üst yönetiminin anlayışına yakışır.
Toplumda nerede bir kutuplaştırıcı söylem, nerede bir ahlaki sınır aşımı varsa, CHP yönetiminin bunu sahipleniyor olması büyük bir sorundur. Bu anlayış, ülkemizin geleceği açısından ciddi bir risk teşkil etmektedir.
Üstelik İngilizlere şirin görünme kaygısıyla kendi tarihini ve değerlerini yok sayan bu zihniyet, geçmişte olduğu gibi bugün de milletimizle bağ kurmakta zorlanmaktadır. Geçmişte İngilizlerin at arabasını çekenlerin bugünkü temsilcileri, milletimizin öz değerlerinden her geçen gün daha fazla uzaklaşmaktadır.
Bizler, bu toprakların evlatlarına hakareti değil; saygıyı, sevgiyi ve ahlaki sorumluluğu öğretmekle yükümlüyüz. Milletimizin ferasetine güvenimiz tamdır. Gerçekleri görüyor, takdiri aziz milletimize bırakıyoruz.”
Editör: Şeyma Kaya
