Binbir zahmetle büyüt.
Binbir umut bağla.
Elin olsun.
Kolun olsun.
Yüreğin olsun.
Yeme yedir.
İçme içir.
İlmik ilmik büyüt.
Ama kader.
Ama ihmal.
Ama aşırı hız.
Ama tedbirsiz çalışma.
Gelsin, senin çocuğunu kucağından çekip alıversin.
Hayatla olan bağlarını koparıversin.
Belki olmadık zamanda, olmadık yerde.
Her ne kadar gelseler de yirmili, otuzlu yaşlara bir ana babanın ömründe hiç büyümemiş yüzleriyle.
Zonguldak’ın bir günde üç genç evladı yaşama veda etti.
İki ayrı olay.
İki ayrı facia.
Bir önceki gün Yenice yolundan gelen 3 ölümlü acı haberin ardından.
25 yaşındaki Burak Çavdar.
26 yaşındaki Berat Aydın
25 yaşındaki Berkant Gürleyen.
Yolları her ne kadar farklı olsa da ölümleri aynı güne kesişti.
Ne deseniz boş.
Ölmeden anlayamadık Dünya’nın yalan olduğunu.
Kaybetmeden bilemedik acı gerçekleri.
Yıllarca çok sayıda sıcak kazalara tanıklık ettim.
Küçük ihmallerin büyük acılarına şahit oldum.
Anaların, babaların başlarına yıkılan dünyanın altında kaldık hepimiz.
Keşke çocuklar da biraz söz dinlese!
Kim olursa olsun.
Allah, hiç birimize evlat acısı yaşatmasın.

Cenaze bülteni!
Bir taraftan koronadan ölenler.
Diğer yandan yaşlandığı için ölenler.
Diğer yandan yaşanan kazalarda ölenler.
Bir de intihar edenler var.
Her ne kadar sürekli ölüm haberleri vermek istemesek de Z HABER cenaze bültenine döndü son iki gündür.
Sizleri mutlu edecek, umut verecek, yaşam enerjisi sağlayacak haberleri de vermeyi çok istiyoruz.
Ancak her zaman mümkün olmuyor.

Denetim… Denetim… Denetim!
Zonguldak'ta gece saatlerinde iki gencin, Deva Partisi İl Başkanlığı'na ait cama kaplama yaptıkları sırada çıktıkları vincin sepeti kırıldı.
Daha doğrusu vincin sepetinin bağlı olduğu hidrolik çubuk koptu. Kopmanın etkisiyle sepette ayakta bulunan Burak Çavdar hızla 6. kattan aşağıya düştü.
25 yaşındaki Burak Çavdar hastaneye kaldırılsa da kurtarılamadı.
Sepette kalmayı başaran 24 yaşındaki İlyas Ataman’ın ise ayağı kırıldı.
Şimdi sorumlu kim?
Bu canlar bu kadar mı ucuz.
Büyük çoğunluğumuz aynıyız.
İşveren de, çalışan da önce iş güvenliği konusunda kurallara uymuyoruz.
Bu vinçler ne kadar güvenli?
Kırılması mümkün olmayan hidrolik çubuk nasıl kırıldı?
Burak neden kemer takmadı?
Bir kemer taksa sepet kırılsa bile kurtulma şansı çok fazla olacaktı.
Yetkililere diyoruz ki;
Bazı tedbirleri ne olur bizlerin inisiyatifine bırakmayın.
Bizler ülke olarak henüz o kapasiteye gelemedik.
Bu işler öyle çatılarda, bacalarda kemersiz çalışanlara ihbar edildiklerinde yazılan cezalarla olmuyor.
Bu vinçlerle ilgili daha önce de çok şikâyetler gelmişti.
İlgilenmezsek yarın daha büyük facialar yaşayabiliriz.

Caddeler ölüm saçıyor!
Pek defa yazmışımdır.
Caddelerde kafamıza her an bir şey düşebilir.
Geçtiğimiz yıllarda pek çok olay yaşandı.
İnşaatlardan veya binaların gövdelerinden insanların üzerine moloz, tabela, mermer düşüyor.
Tedbirler alınmadığı sürece düşmeye devam edecektir.
Buradan Zonguldak Belediye Başkanı Dr. Ömer Selim Alan başta olmak üzere tüm belediye başkanlarımıza sesleniyorum.
Terk edilmiş dairelerde düşmek üzere olan tabelalar, çatlamış- patlamış binaların gövdesinden sarkan molozlar, kötü işçilik ve ihmaller nedeniyle düşmek üzere olan mermer parçaları sizin sorumluluğunuzda.
Çünkü sizler, bizlerin can ve mal güvenliğini sağlayacak tedbirleri maksimum seviyede almak zorundasınız.
Hep kaldırımlara bakmayın.
Kafanızı kaldırıp yukarılara da bakın!

Siyaset!
Ak Parti’de yeni ilçe başkanı belli oluyor.
Aday olanlar var.
Aday olmadığı halde temayülde adı yazılanlar var.
Aralarında gerçekten Ak Partili olanlar var.
“Reis… Reis…” diyerek kartvizit yapmış isimler var.
Seçilemezse ilk virajda satacaklar var!
Şimdiden hazırlanmış dosyalar var.
Temayül bir işaret ama kesin sonuç değil.
Milletvekili Hamdi Uçar kimi derse o olacak!
Klasik siyaset işleri.
İnsanı siyasetten de siyasetçiden de soğutan işler bunlar.
Hayırlı olsun!

Murat Pulat nerede?
CHP’nin yeni İl Başkanı Murat Pulat’ın sosyal medya hesaplarına baktım.
Son olarak kurultaydan paylaşılmış fotoğrafları var.
Bir de bolca doğum günü kutlaması.
Şehirde bir sürü iş oluyor.
Murat Pulat’ı ortada göremiyoruz.
Pandemi kucaklaşmaya, toplanmaya engel olabilir ama siyaset yapmaya, kent için fikir üretmeye, iyi şeylere destek, eksik işlere de yol göstermeye engel değil.