Cumhurbaşkanı Erdoğan diyor ki;
“Zonguldak’ı alıp öyle gelin”
Sonra ekliyor.
Diyor ki;
“Ereğli’yi de alın. Ala olur”
Zonguldak belli de ya Ereğli.
CHP’nin adayına bağlı.
Ak Parti kanadı CHP’den Posbıyık olmasın diye dua ediyor.
CHP’de ilginç gelişmeler oluyor.
Dün de yazdık.
Posbıyık’sız bir CHP’nin işi çok zor.
CHP Posbıyık’ı göstermese kimi gösterecek.
Senaryo çok.
Ama!
Milletvekili Saffet Bozkurt’un gönlündeki ismin İbrahim Sezer olduğu konuşuluyor.
Nedeni belli.
Fazlı Erdoğan Ankara’nın aklını karıştırıyor.
Ercan Candan’ın üstü kalın kalemle çoktan çizildi.
Fatih Çakır referanslarına güveniyor.
Tüm bunların dışında soru şu?
Ak Parti Ereğli’de en çok oyu gerçekten kiminle alır?
İkinci soru şu ki bunu Zonguldak için de sık sık yazıyoruz.
Mesele seçim almak mı özlenen bir yönetime kavuşturmak mı?
Bu durumda kim daha iyi yönetir?
Kim gerçek anlamda cami dışında hizmet getirebilir?
Ak Parti samimi olarak önce bu sorunun yanıtını bulmalı!

Selim Alan meselesi?
Selim Alan Zonguldak Belediye Başkan Adayı.
Dün de yazdım.
Hataları çok oldu.
Zaten o hataları olmasaydı bugün şehirde başka hava eserdi.
Ancak Zonguldak’ta eksik, fazla işler, değişim uzun aradan sonra ilk defa bu dönemde yapıldı.
Çok daha fazlası yapılabilirdi.
Yapılmalıydı.
Yapılmalı.
Köprü meselesi çok tartışılsa da, hurdasıyla ilgili sorular gündemde olsa da yıkılmış olmasından dolayı Ak Partili CHP’li demeden pek çok seçmeni gelecekte de başka şeylerin yapılabileceğine olan inancı yükseltti.
Seçimin ana omurgasını da şu soru belirleyecek.
Kim bu şehir için daha fazla hizmet üretebilir?
İktidar avantajı ile yarışan, deneyim kazanmış Selim Alan mı, CHP’nin blok oyuna güvenen ve muhasebe bilgisi ile belediyeyi soydurmayacağını söyleyen Tahsin Erdem mi?
Cem Dereli’nin sonuca etkisi de önemli.
Sonuç olarak adaylar belli?
Kemik oylar dışında sonucu bu sorulara verilecek cevap belirleyecek?

Devrek ve Çetin Bozkurt meselesi!
Muhalefet partili belediyelerin de başarılı işler yapabileceğini gösteren bir isim oldu Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı.
Hem de iktidar desteği olmadığı halde.
37 oy ile aldığı Çaycuma’da bugün Ak Partili seçmenin oyunu alabilen bir başkan var.
Demek ki insanlar hizmete oy verebiliyor!
Devrek’te de Çetin Bozkurt yokluklar içinde, baskılar altında kalmasına rağmen yolundan şaşmadı.
Her zaman sokakta halkın yanında oldu.
Gereksiz hataları olsa da bugün Çetin Bozkurt gerçeği Devrek’te daha fazla kabul ediliyor.
Çünkü Ak Parti kanadı, sel sonrası bazı bürokratik işlerle Çetin Bozkurt’u halkın seçtiğini unutarak cezalandırmaya kalktı.
Beş sene geçti bugüne hazırlık yapmadı.
Yani yıllardan beri Devrek’te yapılan hatayı yaptı.
Kaldı ki Devrek’ten askeri birliği göndererek esnafını, köylüsünü, otelcisini yok eden, bitiren Ak Parti hatta Ak Parti’nin Devrekli milletvekili Özcan Ulupınar olmuştu.
Özcan Bey’i sever sayarız ancak bu durum gerekçesi ne olursa olsun büyük bir intihardı.
Sonuçta şu!
Geçen döneme göre çok daha rahat bir Çetin Bozkurt görüyoruz.
Gördük Songül Malkoç ile de kahveler içilmiş!


Z HABER’den siyasetçi ve okurlarımıza!
Sevgili adaylar, değerli partililer ve çok değerli dostlar.
Anlıyoruz.
Seçim dönemi gelince bazen bizden tek taraflı, bol alkışlı, bol övgülü haberler ve yorumlar bekliyorsunuz.
Biz bugüne kadar böyle yapmadık.
Yapmamaya çalıştık, dikkat ettik.
Çünkü dost – düşman demedik okur güvenini sarsmamak için sevmediğimiz insanların güzel işlerini de takdir ettik, sevdiğimiz insanların yanlışlarını da yazdık.
Hatta abone ve reklam çalışmalarımız kesildi.
Pek çok şikayet ve baskıya maruz kaldık.
Olayları kişiselleştirmeme adına bu sütunlara bile taşımadık.
Yine de bildiğimiz doğrudan şaşmadık.
Her şartta samimi olmaya özen gösterdik.
Eksiğimiz varsa düzeltmekten kaçmadık.
Yetersiz kaldığımız, eksik yorumladıklarımız varsa da zamanla haklarını teslim ettik.
Okur güveni bizim için önemli.
Bunu bir ego olarak görmeyin lütfen.
Bizim yaptıklarımızı durum tespitidir.
Gerekçesiz şekilde sizi mutlu edecek şeyler yazmamızı beklerseniz bu güven ve yazdıklarımızın inandırıcılığını kaybederiz.
Lütfen teklif etmeyin!