Bartın Amasra’da facia oldu.
Her olayda olduğu gibi politik bir harp başladı.
Reklam kokan hareketler.
Gerçeği görmek istemeyenler.
Siyasi fırsat olarak görenler.
Hafifletmek isteyenler.
Yangını körüklemek isteyenler.
Farklı algı operasyonlarına girenler.
Yahu ortada 41 gencecik insanın yası var.
Geride kalan 52 yetim var.
Yahu gerçek ne?
Gerçeğin peşinde gitmek için ne yapmak lazım?
Benzer olayların artık yaşanmaması için ye yapacağız?
Varsa – yoksa politik linç çabası!
Allah aşkına orada ölen bir işçinin anası- babası olsaydınız ne düşünürdünüz?

İstifa çağrısı – 2
Son yazıda yaptığımız istifa çağrısının arkasındayız.
Tekrar etmek gerekirse kimse için kesin suçlu demiyoruz.
Ama.
Bu kadar küçük bir maden ocağında, böylesine güvenlik önlemleri ve teknolojik yatırımlar varken bu kazanın olmasının şaşkınlığı içinde herkes.
Soruşturmanın selameti, toplum vicdanı ve özellikle Amasra İşletmesinde yaşandığı belirtilen laçkalıkların sorumluları kurum yöneticileri.
Bundan sonra kurumda idareci olmayı isteyen falanca siyasetçi, falanca cemaat, falanca sendika referansları ile bu görevlere gelme telaşında olanlar içinde doğru bir başlangıç olur!

Kozlu ve Gelik’te cinayet yaşandı!
Kozlu’da 8, Karadon’da 30 işçinin hayatını kaybettiği facialar net olarak söylüyorum cinayetti.
O günlerde yazdık.
Çok yazdık.
Hatta Kozlu’da facia yaşanmadan önce facianın geldiğini yazmış bir kardeşiniz var.
Kafamıza göre yazmadık.
Orada çalışanların endişelerinden dolayı yazmıştık.
Kozlu ve Karadon’da TTK’nın yatak odası içinde özel firmalara galeri açma çalışması yaptırılmıştı.
İnşaat firmalarına maden galerisi açma işi verilmişti.
O gün ders çıkarılmış olsaydı bugün başımıza bunlar gelmezdi.
Kaldı ki Amasra da TTK’nın kendi ocağı.
Kimse böyle olsun istemez.
Ama herkesin topu taca attığı olaylar yaşıyoruz.
Fatura sonunda ölen işçiye kesiliyor!
Yönetenlerin, müdürleri, amirlerin hiç suçu yok!