Söz şöyle;
“Bir siyasetçinin nasıl tanındığı, ne kadar tanındığından daha önemlidir.
İtibarsız bir tanınırlık siyasetçiye fayda sağlamaz”
Biz bunu çok söylüyoruz.
Çok yazıyoruz.
Ancak anlatamıyoruz.
Pek çoğunuz sadece hoşunuza gidecek şeylere odaklanmış onları dinliyorsunuz.
Sonra da kömür vagonu gibi tumba aşağı!
Siyasette var olmanın, siyasette kalıcı olmanın, siyasette yaratıcı olmanın önemli püf noktaları var.
Yıllardan beri bizi, yazdıklarımızı biraz okusanız, biraz okuduğunuzu anlasanız mutlaka faydası olurdu!

Yalan mı?
Zonguldak ve Zonguldaklının ödediği bedeller sayesinde Türkiye’nin en büyük firmaları, en fazla kazanan firmaları arasında yer alan Eren Enerji bugüne kadar neden bir fakülte binası yapmadı?
Neden Kilimli’ye bir yaşlı bakım merkezi veya huzur evi yapmadı?
Neden bir kültür merkezi inşaa etmedi?
Neden Üniversite Hastanesi’nin ihtiyacı olan çok önemli cihazlar almadı?
“Zonguldaklı üreticinin kömürünü” alacağım diyerek sektörü umutlandıran, sonrasında kömür üretmek için aldığı sahadan vazgeçen, söz verdiği 3 bin kişinin çalışacağı tekstil fabrikasını da yapmayan ancak kredileri bol bol kullanan EREN Enerji’nin bu yaklaşımının tek nedeni santral ruhsatlarını alıp karşıya geçmekmiş meğer!
Hiç merak ettiniz mi mesela?
Bir Vali, milletvekilleri veya belediye başkanları toplanıp şehrin ortak bir sorununun çözümü için talepte bulundu mu?
Bol bol bireysel taleplerle gittik.
İşlerimizi hallettik şehri unuttuk.
Bizler bunları hatırlattık, hatırlatıyoruz.
Biz kötü oluyoruz.
Yalan mı?

Yanan bizdik!
Bizler dünyanın farklı telaşesi içindeyken, günlük havadan dert yanarken onlar kavurucu sıcağın yanında alev alev yanan ciğerlerimizi söndürmeye çalışıyor.
TV’den, sosyal medyadan, oradan buradan konuşmak kolay.
Ülkenin sahillerinde ve farklı yerlerde yanan ormanların hızla imara açıldığı gerçeği varken bu ormanların yanmasını sadece tesadüflere bağlayamazsınız.
Neyse biz yine de ‘Ateş Savaşçıları’mızın canlarını ortaya koyarak verdikleri mücadeleye teşekkür edelim.
Niyeti kötü olan ve yanan yerlerin planlı şekilde imara, otel ve benzeri yapıların yapılmasına açanları da yüce Allah’a havale etmekten başka şansımız yok!
Çünkü dünyanın adaleti yok!