Verilen ve tutulmayan sözlere tepkisini dile getirmek için Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem’in makamına giden sosyete pazarı işletmecisi Ozan Varol’un ifadesinde dikkat çeken bir detay vardı.
“Başkan Tahsin Erdem benden iki adet "İphone 15 Pro Max istedi” dedi.
Bu çok vahim bir iddia.
Toplamda 220 bin lira gibi bir para tutuyor bu telefonlar.
Koca belediye başkanı böyle bir şeye neden tenezzül etsin?
Hele ki Tahsin Erdem.
Denilebilir ki; “Bunlar şahsına değil belediye makamına istendi”
Olabilir mi?
Bir başka rivayet var ki bu iddiayı da ne gariptir en çok CHP’li bazı isimler dile getiriyor.
“Başkan bunları çocukları için istemiştir”
Yani Tahsin Erdem’i bu süreçteki izlediği yol ve tavrı nedeniyle en ağır şekilde eleştirebiliriz.
Ancak bu iki telefon işi ne kadar doğru önce ona bakmak lazım.
Diyelim ki doğru, başkanın iki çocuğu için böyle bir şey istediği ihtimaline asla inanmam.
CHP içindeki bazı isimlerin bunları dillendirmesi ahlaki değil.
Ozan Varol neden tutuklandı?
Belediye Başkanın koruması Korhan Ali Erdem’den;
“Ağabey başkan sosyete pazarını size vermeyecekmiş” telefonu üzerine apar topar makama çıkan, başkan ile tartışan ve sonrasında başkana hakaretten tutuklanan Ozan Varol cezaevinde.
Ortada bir hakaret olayı varsa bunun tutuklanmak için yeterli olmadığı görüşü hakim.
İlk bilgiler ve iddialar ileri derecede tehditlerin olduğu yönündeydi.
Ama mahkeme hakaretten gönderdi.
Bu olayın devletin bir makamında yaşanması olaya başka bir boyut kazandırıyor.
Ayrıca olayın sıcaklığı ile başka gerilimlerin yaşanabileceği ihtimalini dikkate alan mahkeme biraz sakinleştirmek için tedbir amaçlı böyle bir karar almış gibi görünüyor.
Ayrıca Ozan Varol tutuklanmasaydı sanırım bugün pek çok medya kanalında çok başka şeyler konuşulacaktı.
Sonuç olarak Ozan Varol’un tavrı yanlış.
Verilen sözleri hatırlatmanın başka yolları da vardı.
Tahsin Erdem’in yanlışları, sözlerini tutmaması sonrası yaşanan olayın ardından CHP’lilerin de aralarında olduğu bazı kesimlerin Ozan Varol’dan bir kahraman çıkarmaları da yanlış.
Ayrıca belediyenin ve başkan Tahsin Erdem’in pazarcıları karşı karşıya getirebilecek tavrının sadece pazarcıları değil şehirde birkaç kutbu çatıştırabileceğini de dikkate almak lazım.
Mesele Tahsin Erdem- Ozan Varol meselesinin de ötesinde, Zonguldak’ın huzurunu ilgilendiriyor!
Önceki yazıda anlatmaya çalıştığımız buydu!
Korhan Ali Erdem neden aradı?
Korhan Ali Erdem güzel bir kardeşimizdir.
Sevilir.
Saygılıdır.
Ozan Varol’un Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem’in makamına Belediye Başkanının koruması Korhan Ali Erdem’in
“Ağabey başkan sosyete pazarını size vermeyecekmiş” telefonu üzerine geldiği öne sürüldü.
Yaşanan tartışma ve küfürleşmeler sonrasında yine Korhan Ali Erdem’in;
“Tahsin başkan da küfür etti” sözleri camiada çok konuşuluyor.
İfadesinde ise yuvarlak cümlelerle bu durumu geçiştirmiş.
Sonuçta Korhan Ali Erdem aslında her şeyi biliyor ve gördü!
Şiddet!
Bu toplum zıvanadan çıktı.
Sağlam kalanlar da tehdit altında.
Şehrin her noktasında bir şiddet var.
Her noktasında intihar.
Kumar.
Esrar.
Tefecilik.
Trafik terörüi
Ve daha fazlası.
Tüm bunlar olurken inatla uyuyan yöneticilerimiz var.
Önceki akşam Soğuksu’da dershane çıkışında olay yaşandı.
Daha önce aralarında kız arkadaş tartışması bulunan çocuklardan biri diğerini bekleyip çıkışta bıçaklı saldırıda bulundu.
Biri kalbine doğru.
Diğeri karın bölgesine.
Diğeri de bacağa.
Kalbe gelen teğet geçti.
Karına gelen ağır yaraladı.
Gece hekim bulmak ayrı dert oldu.
Sonuçta bu çocuklar hepimizin çocukları.
Ve bu şehir küçük bir mahalle.
Ve tüm bunlar olurken, şehirde söz ve yetki sahibi olanların sorun yokmuş gibi davranması yanlış.
Ne diyordu Demirel.
Meseleleri mesele olarak görmezseniz mesele kalmaz!
Bizimkiler de öyle yapıyor!
Dün bazı konularda devletin; adaletini, şefkatini, kararlılığını ve gücünün daha fazla gösterilmesi gerektiğini belirterek Sayın Vali Osman Hacıbektaşoğlu’na kısa bir çağrıda bulunmuştuk.
Bu çağrıyı yineliyoruz.
CHP’nin değil Zonguldak’ın başkanı!
İlk günden beri yazdım.
Tahsin Erdem Zonguldak’ın değil CHP’nin ve bazı kişilerin özel başkanı gibi davrandı.
Sonucu da gördü.
Takip edenler bilir.
Biz baştan beri Çaycuma’da Ak Partili Milletvekili Ahmet Çolakoğlu ile CHP’li Belediye Başkanı Bülent Kantarcı’nın söz konusu hizmet olduğunda gösterdikleri dayanışma ruhunu örnek gösterdik.
Onlar anlaşınca, birlikte çalışınca Kaymakam da, bürokratlar da düzene uyuyor.
Zonguldak’ta Belediye Başkanı söz konusu hizmet, huzur, ortak akıl olduğunda şehrin valisi ile de çalışmalı, iktidar partili milletvekilleri ile de.
Caddelerin rezil haline iyi bakın!
Şehri turizm şehri falan yapmaya çalışanlar da iyi baksın.
Akıllı ve çözüm üretmek isteyen belediye başkanı sorumluluklarını da ödülü de bahsettiğim partnerler ile paylaşır.
Ama Tahsin başkan çözüm üretmekten çok sorun üretmek için seçilmiş gibi davranıyor!
Belediye başkanlığını çok iyi tamamlamış milletvekilliği için hazırlanıyor!
Salim Yaman’a da sormak lazım bu işleri!
Sokakları en iyi o bilir!