Zonguldakspor ve şehir adına kaleme aldığımız yazının ardından çok sayıda yorum geldi.
Düşüncesini paylaşan okurlarımız oldu.
Gün içinde arayan isimlerden biri de kulüp başkanı Salih Demir oldu.
*
Demir uzun lafın kısası özetle;
 “Kulübün borçlarını kapatacak bir babayiğit varsa şirketi hemen teslim etmeye hazırım” diyor.
Bu konuda ciddi olduklarını, blöf yapmadıklarını takımı alan kişinin takımı isterse dernek çatısı altında üye yapmaya açabileceğini, isterse bir vakıfa dönüştürebileceğini belirtiyor.
Yani isteyen varsa böyle de ‘halkın takımı’ yapabilir diyor!
*
“Takımın tesisi yok. Dünkü antrenman Fener’de bugün ki antrenman Devrek’te” diyor.
Yani benim buradan çıkardığım yorum şu;
“Bu şehirde ne belediye başkanı yeterince sahipleniyor ne milletvekilleri, ne de bürokratlar. Bunlar yüzümüze başka arkamızdan başka konuşuyor”
*
Demirler’in bir engel olmadığını, olmayacağını ancak Demirler olmasa bu takımın bu günlere gelmesinin mümkün olmadığına da atıfta bulunuyor. 
Bu tartışmalar çok olur.
Takımı alacak isimler konusunda bazı haberler çıkıyor.
Ancak onları çok ciddi bulmak da pek mümkün değil.
İş sportif magazine dönüyor.
Sonuç olarak şehrin derdi Demirler, Demir olmayanlar değil asıl dert bu takımın sürekli aynı sıkıntılar ve sahipsizlik nedeniyle bıkkınlık vermesi.
*
Yani ortada bir güven sorunu var.
Bence Demirler bu güven sorununun bir tarafında.
Diğer tarafında güven vermeyen kitle ise bizim siyasetçiler, milletvekilleri ve diğerleri.
O güven sorunu hem siyasetçi, hem bürokrat hem de iş insanı için kaçış mazereti oluyor!
Şimdi gözler Sayın Vali Hacıbektaşoğlu’nda.
Zonguldak’a gelen her vali için kaçınılmaz son.
En azından akım için gelecek paraları sonradan telefon edip;  “falanca cemiyetlere gönderin” demez.
*
Sorunun temel nedeni güven ve şeffaflaşamama!
Bizler bu konuyu hayalleri olan on binlerce Zonguldaklı ve Zonguldakspor sevdalısı adına güncemde tutmaya çalışacağız.
Spor muhabiri arkadaşlarımıza da önerim bir manifesto hazırlayıp kamuoyu oluşturmaları!