Bu şehir çok acayip.
Toplumun gerçek meseleleri üzerine kafa yoran pek olmaz.
Özellikle siyasetçiler.
Siyasetçiler böyle olunca gerisi de öyle gidiyor.
İşte o konulardan biri.
Bu şehirde madde kullanımı patlamış durumda.
Ne bir belediye başkanı bu işten dert yanıyor.
Ne bir bürokrat.
Ne bir STK temsilcisi.
Çok acı hikayeler yaşanıyor.
Çocuklar zehirleniyor.
Kumar ve tefecilik organizasyonlarının içinde yok yok!
En acısı da Zonguldak’ta halka umut olacağını söyleyen siyasetçilerimizin siyasi parti temsilcilerinin kentin bu yönüyle ilgili söyledikleri tek kelime, ciddi olabilecek tek çalışması yok.
Böyle bir dertleri yok.
Politika, makam, para- pul sizleri öylesine kirletmiş, öylesine kutuplaştırmış ki kendi çocuklarınızdan, bu şehrin çocuklarından bihaber yaşıyorsunuz!
Buradan sayın Vali Mustafa Tutulmaz’a bir çağrımız olsun.
Lütfen bu konuda önder olun.
Şehirde farkındalık, duyarlılık yaratacak bir tavır koyun.
Kimsenin gözünün yaşına bakılmasın.
Kimseye siyasi nüfusundan veya yakınından dolayı ayrımcılık yapılmasın.
Köprü – bina – yol yaparız yapmasına da geleceği çalınan gençleri, insanları, çocukları bir daha kazanamayız!
Burası İstanbul, İzmir, Ankara değil.
Küçük mahalle.
İstenirse daha hızlı kontrol sağlanabilir.
Sayın savcılar.
Dün; “İçiciyiz” dedikleri için bıraktıklarınız satıcı olarak çocuklarını zehirliyor.
İster misiniz sizin çocuklarınızın da başına böyle şeyler gelmesini.
Bir de sayın avukatlar.
Zehir tacirlerini, tefecileri savunmak için takla atan sayın avukatlar!
Siz de avukatlığınızı gözden geçirin!
O helal lokmalar gün olur çocuklarınızdan çıkabilir!


Yıkım işleri!
Geçen Yeşilmahalle’de bir yıkım çalışmasına tanık olduk.
Mahallenin 40 yıllık eski bakkalı yıkılıp yerine kahvehane yapılmış.
Önce ruhsatlandırılıp sonra işletme ruhsatı iptal edilmiş.
Ortada bir şikayetçi var.
Sonuçta vatandaş davasını takip etmemiş ve bir mahkeme kararı verilmiş.
Zonguldak Belediyesi kararı uygulamak için olay yerinde.
Kurallar herkese adil uygulandığı sürece sorun yok.
Sorun oraya gelen belediye yıkım ekiplerinin TTK Memurlar Lokali’nin kaçak kısımlarına gidememesi.
Diğer kaçak yapılan ticarethanelere gidememesi.


Siyaset!
Siyasetin insanları bu kadar kirlettiği görülmemiştir herhalde.
Ama kirli olan siyaset değil.
Siyaseti kirletenler aslında siyasetçilerin kiri!
Memleket zıvanadan çıkmış.

Hayri Bulazar’a yer aranıyor
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Genel Sekreteri Sayın Hayri Bulazar’a hala yer bulunamadı. 
Bulazar’ın eşdeğer konumda bir göreve atanıp yerine bir genel sekreter atanması gerekiyor.
Vakit geçiyor ama o yer bulunamadı.
Bulazar’ın ise İl Milli Eğitim Müdürlüğü konusunda ısrarcı olduğu haberleri geliyor.
Milli Eğitim Bakanı Sayın Özer, mevcut il milli eğitim müdürünü alıp Bulazar’ı bu göreve atar mı?
Bu konuyu geçen de yazmıştım.
Uzaklardan bir mektup geldi.
İçinden bir fotoğraf çıktı!

Yazık oldu 69 ambarlarına!
Bu şehir yanlış ve  kafasına göre şehirleşme çarpıklığından kurtulamıyor.
Bir tarafta şehirde güzel şeyler olmasına sevinirken ortaya çıkan çarpıklığın sonu yok.
Mesela 69 Ambarları’nda kamu binaları yapıldı.
Orası bu şehir için büyük bir fırsattı.
Dizayn baştan sona öyle mi olmalıydı.
Yol tarafından veya dere tarafından bir koridor, yolun karşısında kalan bazı noktalar için kamulaştırma zor değildi.
Bölgesel, bütüncül ve her yönüyle çok daha insan odaklı estetik bir şehirleşme fırsatı orada da kaçtı.

Z HABER’den!
Bazen siyasetçiler sizden sahtekar olmanızı ister.
İsteyemez ise de kıvranır.
Bizden pek isteyemezler.
Ama istediklerini bulamayınca triplere falan girenler varsa da Allah yollarını açık etsin!