Ankara’dayım.
Önce duyduklarıma inanmak istemedim.
Şu Zonguldak’ın sahipsizliği, Zonguldaklıların itildiği çaresizlikleri hep yazmaya çalıştık.
İnsan sağlığı ve kentin eksikleri ortadayken, şehrin insanlarını bu kadar hor görme, böylesine hafife alma çabasının veya beceriksizliklerini anlamak, anlatabilmek mümkün değil.
Mesele betondan hastane yapmak değil ki.
Mesele içinde ne yaptığımız.
***
Bunu aylardır yazdığımız onkolog konusunda gördük.
Onkolog meselesinin bu kadar çok haber yapmamızı, karşı bir siyasi komplo gibi algılayan, algılamak isteyen siyasetçi kafalılarımız oldu bizim.
***
Şimdi gelelim skandala.
Zonguldak nüfusa oranla kalp hastalıklarında başa güreşen illerden.
Vaka sayıları belli.
İl dışına gidenler belli.
Gidemeden hayatını kaybedenler belli.
***
Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi’nin yeni binasında koroner yoğun bakım ünitesi açılması hepimizi sevindirmişti.
Hatta son model bir anjiyo cihazımız geldi.
Bu serviste çalışacak personel Ankara’da aylarca eğitim alıp döndü.
Ama servis bir türlü açılamadı.
Bu servisin açılabilmesi için bir – iki kardiyolog gelecekti.
Onları getiremedik.
Ötelendik.
Sonuç olarak servis açılmadan kapandı.
***
Bakanlık da o son model cihazı bizden alıp başka bir şehre gönderiyor.
***
Olay bununla da kalmadı ne yazık ki.
Çok başarılı iki kardiyolog doktorumuz yeni hekim beklerken yaşanan bu skandal sonrası Zonguldak’tan ayrılma kararı aldılar.
Hatta biri kesinleşti.
Diğeri de Antalya’dan haber bekliyor.
***
Yani yakında vatandaşlarımız kalp damar için üniversite hastanesine yönlendirilecek.
Sıra gelmeyecek.
Belki yollarda öleceğiz.
Belki de sıra beklerken.
Tabi bu durum bizim çok sayın milletvekili, siyasetçi ve bürokratlarımız ve yakınları için de geçerli.
***
Burası bölge hastanesi olarak ilçelerden ve Bartın – Karabük’ten gelen kalp damar hastalarının başka şehirlere gitmek zorunda kalmasını önleyecekken yaşadığımız duruma bakın.
Şimdi diyecekler ki; öyle değil böyle.
Sonuca bakalım.
***
Ayrıca.
Bu cihazı bir başka şehre göndermek yerine Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanemize yönlendirebilseydik.
Bir formülünü bulsaydık.
***
Yani Fener’de bulunan Doktorlar Lokali’nde alkol verilmesinden ötürü soruşturma başlatıp mekanı geçici süreyle doktorlara kapatan aklın, koroner yoğun bakımın açık kalması ve hekimlerin kalması için de aynı çabayı göstermesini beklerdik.
***
Konu bu.
Siyaset üstü bir mesele.
Kamuoyunu da bu duruma ve soruna sahip çıkmaya davet ediyoruz.
İnanıyoruz bu hatadan dönülecek ve burası Zonguldaklıya yakışır bir merkez olacak.
Hani; “Gerek yok” denilirse de anlarız!
Sayın Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca, inanıyoruz ki bu durumu öğrendiğinde gerekeni yapacaktır.