Hep diyoruz ki;
‘önce ülke’
‘önce devlet’
‘önce halk’
‘önce adalet’.
Türkiye Cumhuriyeti yoksa biz yokuz.
Atatürk ilkeleri yoksa biz yokuz.
Bazen olup biten onca şeyi şaşkınlıkla ve üzülerek izliyoruz.
Giderek kutuplaşan, kutuplaşmakla kalmayıp giderek militanlaşan siyaset, ülkemize ihanet ediyor.
Oysaki insan olarak hepimiz ‘önce adalet’, ‘önce demokrasi’, ‘önce şeffaflık’ diyen insanlarız.
Kim soyarsa soysun, soyguna karşı çıkan insanlarız.
Yani öyleydik!
Öyle olduğumuzu sanıyorduk!
Sonra kendimizi tanıyamaz duruma geldik.
Hesaplaşmalar, olaylar başlayınca bazılarımız bu hislerimizden uzaklaşıp başka birilerine dönüşüyoruz.
Ve bu güzel vatanımızın çevresinde, ülkemizin üzerinde oynanan tüm küresel oyunlara rağmen birbirimizi boğmak için çabalıyoruz.
Tepkiler, eleştiriler, eylemler ne kadar demokratik hak ise tüm provakatif yaklaşımlar da bir o kadar bu ülkenin insanlarına haksızlık.
Kim soyarsa soysun tüyü bitmemiş yetimin hakkı olduğuna inanan bir millettik biz!
Ne oldu?
Belediyelerde veya diğer kurumlarda yapılan doğrudan veya dolaylı hırsızlıkların sonu yok.
Partili ayrımı olmaksızın tüm bu hırsızlık veya kılıfına uydurmaların karşısına çıkabildik mi?
Tüm politik ve hukuki tartışmalara rağmen bu ülke insanının hesaplaşması gereken yer sandıktır, siyasettir.
Ülkemizin ekonomik durumu zaten kötüyken alınan her karar, her uygulamanın ülkemize mali yükü korkunç.
Bazı manzaralar günü kurtarabilir ama kimseye siyasi artı sağlamaz.
Dört bir yanımızda yaşanan olaylardan ne zaman ders çıkaracağız?
O meydanlarda yaşanabilecek acı bir olay çok daha vahim gelişmelere neden olabilir.
Kitlelere bakıyoruz.
Sosyal medyaya bakıyoruz.
Fikri ne olursa olsun pek çok kişi empatiden yoksun şekilde sadece duymak ve görmek istediğine odaklanmış şekilde bir linç anlayışı içinde!
O isim kimdi?
Kdz. Ereğli Belediye Meclisi Şubat ayı toplantısı öncesi CHP’den istifa eden 8 belediye meclis üyesinin üyelikleri CHP Genel Merkezi tarafından düşürülmüş.
Milletvekili Eylem Ertuğrul Beye yakın isimler olan bu isimler belediyenin yapmak istediği bazı uygulamalar için Ak Parti grubu ile hareket etmişti.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ensar Aytekin ve CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke tarafından Kdz. Ereğli Belediye Başkanlığına gönderilen yazı ile Yakup Şekip Okumuşoğlu, Naile Bingöl, Erdinç Sarımsak’ın 05.03.2025 tarihinde, Murat Gürdal, Murat Yüce, Muharrem Sağlam, Yıldıray Arslan ve Ayhan Deniz’in 14.03.2025 tarihinde e-devlet üzerinden istifalarını verdikleri ve üyeliklerinin üye kütüğünden düşürüldükleri bildirildi.
Olay, bize İl Genel Meclis Başkanlığı seçiminde partisini satıp Ak Partili başkana oy veren CHP’li ismi hatırlattı.
Sahi o isim kimdi?
Neden hala CHP’de?
Tahsin Erdem algısı!
Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem’in en iyi yaptığı şeyin algı olduğunu görüyoruz.
Belediye Başkanlığına seçildikten sonra belediyenin içine düştüğü – düşürüldüğü durum ortada.
Mutlu azınlık dışında oy verenlerin pek çoğunun pişmanlığı ortada.
Belediye yönetimi ne kadar kötü olursa olsun sosyal projeler üzerinden yapılan reklamlar ile algıyı ve süreci sonuna kadar götüreceklerini sanıyorlar.
Tahsin başkan kendisine göre doğrusunu yapıyor.
Ülkede yaşananlar sonrasında da siyaset yapmak için gün doğdu.
Bir belediye başkanından çok bir milletvekili gibi dolaşıyor.
Olabilir.
Onu da isteyebilir.
En doğal hakkı.
Bence bu gidişle milletvekili de olur.
Oldu mu Canan Hocam!
Çaycuma Devlet Hastanesi’nde geçtiğimiz günlerde yaşanan bir olay can sıktı.
Nöroloji uzmanı doktorumuz bir hastanın yazılması gereken ilacı konusunda nedense önce ağırdan almış, sonra acile geçeceğim gibisinden konuşmuş.
Olay Ankara’ya kadar aksetmiş.
Yani yoğunluk olabilir, başka şey olabilir ancak bir hastayı yok saymak doğru olmamış sevgili hocam.
Hatta o gün acile falan da gidilmemiş.
Neyse siz kendi aranızda halledersiniz.
Neydi bir de altın yumurtlayan doktoru vardı bu Çaycuma’nın.
Hatta babası bile durumu öğrenince isyan etmişti!
Başhekim hocamıza da çok sevgiler selamlar.
Hastanemizim özveri ile çalışan tüm personeline de teşekkür ediyoruz.