Savaş cümlesi ne kadar irite edici değil mi?
Ama ortada gerçekten irite edici yaklaşımlar var.
Hele sosyal medyada.
Dedim ki; 
“Ne ara bu hale geldik. Bu kadar mı derdimiz vardı birbirimizle?”
Ereğli il olmalı mı?
Yeni il olması beklenen ilçeler arasından en fazla hak eden yerlerden biri Kdz. Ereğli.
Bence olmamalı.
Daha fazla bölünecek yerimiz kalmadı.
Ancak bu soruyu Ereğli’de yıllardır soruyoruz.
Aslında isteyen kadar istemeyen de var.
Düzce’nin il olması sonrasında Ereğli’nin il olma ihtimali ve umudu zaten çok zayıf.
Ancak!
Ereğlilileri ve Alaplılıları il olmaya zorlayan önemli etkenler var.
Çünkü Ereğli ve Alaplı siyasi anlamda ötelendi.
Eğitim ve pek çok konuda ihmal edildi.
Bu durumlar politik anlamda da itirazın merkezi oldu.
Bu itirazlar; “Madem bize üvey olmak gözüyle bakıyorsunuz biz de il oluruz” duygu ve düşüncesini olgunlaştırdı.
Bugün Ak Parti, MHP, CHP ve diğer parti ve STK’ların Ereğli temsilcileri il olmak istediklerini açıklıyorlar.
Bir kısmı gerçekten istiyor.
Bir kısmı da kendisini baskı altında hissettiği için konuşuyor.
Diğer yandan planlı ve seri açıklamalar gelse de Kdz. Ereğli’nin il olma ihtimali zayıf.

Halise Çanakçı
Çanakçı Ailesinin büyüklerinden, Çanakçılar efsanesinin mimarlarından Çanakcılar Şirketler Grubu Onursal Başkanı Mithat Çanakçı’nın ömürlük yoldaşı ve iş insanı Sezai Çanakçı’nın annesi Halise Çanakçı’nın cenazesi için Gökçebey’deydik.
Bir evlat için bir anne yüz yaşında da veda etse erkendir.
Bir anne için bir evlat 70 yaşına da gelse hala kundaktaki bebektir.
Her anne – çocuk vedası, her baba – oğul vedası kaçınılmaz gerçek olsa da kimse başkasının yüreğindeki yangını söndüremez.
Sevgili büyüğümüz Mithat Çanakçı ve Sezai Çanakçı başta olmak üzere tüm aileye ve dostlarına sabır ve sağlık diliyoruz.

Kum - çakıl – kantar işi ve taş ocakları!
Bir önceki yazıda devletin soyulduğunu, soydurulduğunu yazdım.
Zonguldak- Devrek ve Zonguldak Bartın arasında neden kantar konulmadığını sorduk.
Bu arada Şahin Yalçın’ın bu hazır betoncularla ilgili geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamadaki sözlerini de hatırladık.
Zonguldak Emniyet Müdürlüğü ekiplerini denetime beton mikserlerinin ne kadar tonajlı olduğunu ne kadar taşıdıklarından başlamaya davet ediyorum.
Sayın Valimizin de bir talimatı olacaktır diye ümit ediyorum.
Ayrıca kum – çakıl ve taş ocağı sahalarında üretim rakamları ile çıkış rakamları arasında uçurumlar var mı?
Kamu görevlilerinin gözden kaçırmış olabilecekleri şeyler var mı acaba?
Olaya; “Derenin kumu” olarak bakarsanız adamlar hayırsever.
Olaya; “O derenin kumundan haksız kazanç ve zenginleşme” olarak bakarsanız yaptıkları hayırların yeri yok!
Ayrıca Kozlu Öncü Firması’nın Ilıksu Deresi’ne yani Ilıksu Plajı’na bıraktığı çimento atıklarını da unutmadık.
Birbirimizi sevelim sayalım.
Ama Zonguldak’ı soymayalım.
Haksız kazançlarımızla hayırsever olmayalım!