Mahalle ve okul takımında
oynamayan yada oynamak için
can atmayan var mı?
Konu futbol olunca
bu sorunun doğal muhatabı
çoğunlukla erkekler oluyor.
İster top koşturalım,
ister seyirci olalım,
ister çocuğumuzun
antrenmanlarını, maçlarını
takip edelim,
futbol büyük bir çoğunluğun
ilgi alanında yer alıyor.
*
Hatta evimizdeki
fanatik bir taraftar,
tüm ailenin ilgisini
futbola yoğunlaştırabiliyor.
*
Çocukluk döneminde edinilen
kimliğin ve aidiyet duygusunun
bir parçası futbol.
*
Dünyada benzerine
rastlanmayan şekilde
yaşadığımız şehrin takımının
yanında üç büyüklerden birini
desteklemek de ülkemiz futbolunun
yazılı olmayan kuralı
haline gelmiş durumda.
*
Büyük çoğunluğu erkeklerden oluşan
tribünlerde kadınların, çocukların,
yer alması bu oyunu güzelleştiriyor.
*
Sahalardan eksik olmayan
holiganizm ise
futbola dair her şeyi
çirkinleştirmeye yetiyor
*
Süper Lig mücadelesinde
Trabzon-Fenerbahçe maçı sonrası
yaşanan üzücü olaylar derbinin
ne yazık ki önüne geçti.
*
Maçın ardından
sarı-lacivertli futbolcuların
galibiyet sevinci yaşadığı
esnada bordo-mavili
holiganların sahaya inmesi.
*
Fenerbahçeli oyuncuların
karşılık vermesi.
*
Sahaya atılan yanıcı-kesici
maddeler.
*
Güvenlik güçlerinin olayları
engellemekte zorlanması.
*
Futbol coşkusuna gölge düşürdü.
*
Başta futbolcular olmak üzere,
seyircilerin güvenliğinin sağlanması
ihmal edilebilir mi?
*
Bir futbol maçında taç atmak,
Korner kullanmak,
kanatlarda top koşturmak
imkansız hale geliyorsa
bunun adı futbol olabilir mi?
*
Sahaya atılan yabancı maddeler
hangi taraftara topluluğuna
hangi spor kulübüne yakışır *?
*
Tartışmaların odağında olan
hakemlerin deyim yerindeyse
“kılı kırk yarması”
gerekiyor.
*
Bir hakemin ardında bırakacağı
en değerli miras
vicdanını karartmadan
çaldığı düdüktür.
Maçın tamamlanması önemlidir,
lakin göz göre maç iptal etmemek
yangına körükle gitmektir.
*
Türkiye Futbol Federasyonu’nun
böylesine üzücü durmalarda
“suya sabuna dokunmadan”
konuyu zamanın akışına bırakması
söz konusu bile olmamalı.
*
Futbol ne maksatla olursa olsun
siyasete alet edilmemeli .
Siyasetin “dümen suyuna” girmemelidir.
Futbol kulüp yönetiminin seyircilerin güvenliğinden hukuken sorumlu tutulması
“holiganizm” ile mücadeleyi
daha duyarlı hale getirecektir.
*
Futbol fanatizminin şiddete yönelmesi
Ülkemiz futbolu ve futbolseverler için
endişe verici hale geldi.
*
Futbolu bekleyen en büyük tehlike
şiddetin olağan hale gelmesidir.
*
Olay çıkartan kişiler için
standart yaptırımların yanı sıra
Fair Play anlayışını özendirmek
için de ödüllendirme sisteminin
yaygınlaştırılması gerekir.
*
Popüler ve milli kültürün bir parçası
haline gelen futbolu
sadece bir spor dalı görmemek gerekir.
*
Yaşadığımız şehri
futbol ile geliştirmek,
futbolu şiddetten ayırmak
meşin yuvarlağa gönül veren
herkesin tüm toplum kesimlerinin
görevi haline gelmeli.
*
Zira futbol sadece futbol değildir.
*
Kalın Sağlıcakla.
Haftanın Sözü :
En iyi bildiğim şeyler
Ahlak ve yükümlülüklerdir,
bunu da futbola borçluyum.
( Albert Camus )
