Bir
Yıllardır üzerinde durduğumuz bir konu daha var.
Zonguldak’ta üretenlerin sayısı artıyor.
Üretip yurt içi veya yurt dışına pazarlayanların sayısı artıyor.
Eskiden model sayımız azdı.
Zorluklar nedeniyle geç kalınsa da sanırım bu şehir insanlara yeni şeyler öğretiyor.
Ancak genel hastalığımız devam ediyor.
Üreteni görme.
Sahip çıkma.
Kıskan.
İmkanın varsa karala.
Küçümse.
Caddede kucaklaş ama arkadan malını kötüle.
Daha fazla imkanın varsa engelle.
***
İki
Ne yazık ki politikacılarımızın ve bürokratlarımızın ana ekseni, temel doğrusu her zaman üreteni desteklemek üzerine olmadı.
Geçmişten bugüne kimler kimleri engelledi.
Neyse!
***
Üç
Şimdi bölgemizden dünya pazarına açılan, 50- 70 ülkeye ihracat yapan Creavit, Yurtbay, Emko, MFA Maske gibi firmaların ötesinde çok yeni gelişmeler var. 
Teknoloji sayesinde depreşen girişimcilik ruhuna yakışır güzel örnekler görüyoruz.
Genç arkadaşlar ve bazı firmalar Zonguldak’tan Türkiye’nin farklı yerlerine açılmanın yolunu izliyor.
***
Dört
Çok var.
Ama birkaçını paylaşalım.
Mesela XL Döner.
Pek çok yerde görüyorsunuz.
Sahibi Zonguldaklı iki kardeşimiz.
Ve Zonguldak’tan büyük şehirlere zincirleşmeye başladılar.
Sahip çıkmak lazım.
***
Beş
Hüsnü Sami Alpan ağabeyimiz Çaycuma Süt ile bu konularda en çok mücadele etmiş ancak engellenmiş, bedeller ödemiş çok değerli bir isimdir.
Bugün büyük şehirlerde veya yurt dışında profesyonel üst düzey yöneticilik yapabilecek oğlu sevgili Doruk Alpan, Burger Inn markası ile Demir Park AVM’de hizmet vermeye başladı.
Hijyeni, içeriği, lezzeti, farkı ile ne yediğinizi biliyor seviyorsunuz.
Denemediyseniz denemelisiniz.
Zonguldak’tan başka şehirlere açılma yolunda çalışmalar hızlanmalı.
***
Altı
Yılların Ali Papila’sı.
Ve kadın girişimcilerin örnek ismi emekli öğretmen Ayşegül Papila.
Çiftçi Ali ve Ay Fırın’dan sonra Bağdat Caddesi’nde Laktea isimli yeni markaları ile Zonguldak’ın organik ürünlerini İstanbul sosyetesine taşımaya hazırlanıyor.
***
Yedi
Hepimizin bildiği Açık Çarşı, diğer adıyla Yusuf Yılmaz.
37 yıl önce 12 metrekare bir dükkanda başladıkları tekstil sektörüne bugün Türkiye’nin her ilinde, pek çok büyük AVM’side Barrels And Oil markası ile 60.ncı büyük mağazasını açtı.
Şaka gibi değil mi!
Pek çoğumuz bunun bir Zonguldak markası olduğunu bilmiyoruz.
***
Sekiz
İşte onlardan biri daha.
Caddelerde gördüğümüz Yücel Optik.
Veya Mercimek Ailesi.
Kendi kardeş markaları, ürün çeşitleri, özgün tasarımları ile İstanbul başta olmak üzere Türkiye’nin pek çok ilinde yeni mağazalar açıyor.
Dünya pazarına açılıyor.
Rekabet ediyor.
Ve başarıyor.
***
Dokuz
Bir başkası.
Küçük atölyesinden Kanada’ya, ABD’ye el işi kabza satıyor.
***
On
Ve daha pek çok isim ve firma.
Aslında Zonguldak’ın yeterince farkında olmadığı bir gerçek bu.
Bizim insanımızın, bizim insanımız için;
 “Yok ya bizim insanımız yapamaz” mantığının – inadının, ön yargısının devre dışı kaldığını gösteren daha çok örnek var.
***
Onbir
Fakat!
Bizim söz ve yetki sahiplerimiz, siyasetçilerimiz, belediye başkanlarımız, STK’larımız bunların ya farkında değil ya küçümsüyorlar ya da farklı hastalıklarla üretenin yanında olmaktan korkuyorlar.
Kaçıyorlar.
Kapılarını çalmıyor, teşvik etmiyorlar.
İlgili STK’larımız da ne yazık ki Zonguldak ve Zonguldak markaları konusunda sosyal bir doku kurmaktan, lobi ortamı sağlamaktan uzak kaldı!
***
Oniki
Kısacası.
Zonguldak en çok kendi insanına yazık etti.
Yok saydı.
Köreltti.
Küstürdü.
Buna rağmen inatla büyüyen firmalar ile iş insanlarımızı, yeni yeşeren girişimcilerimizi kutluyoruz.
Demek ki olabiliyormuş.
Yeter ki köstek olmayalım!

6-8 ay sonrasına gün!
Hastaneler ana baba günü.
İnsanlarımız bazı tetkikler için aylarca randevu alamıyor.
Bazı hekimlerimiz tamamen paraya tapmış.
6-8 ay sonrasına gün verilen randevular var.
İstanbul’daki sürelerle yarışmaya başladık.
Herkesin bir tanıdığı, her çaresizin bir yakını yok ki.
Hastane çalışanları da tıkanmış durumda.
Yetemiyorlar.
Acil destek ve çözüm lazım.
Yoksa bazı tetkiklerde bu süreler 1.5- 2 yıla çıkacak!
Biraz insaf.
Biraz vicdan.
Sayın milletvekillerimiz, sayın valimiz tüm ilgili kurumlarımızın birinci önceliği bu olmalı.
Her gün onlarca telefon mesaj geliyor.
Dert dinliyoruz.
Bazen yardımcı olmaya çalışıyoruz.
Fakat sistem Zonguldak’ta da tıkanıyor.
Konunun takipçisi olacağız.
Lütfen siz de yazın.
Tepkisiz kalmayın.
Bizlere yazmaya devam edin.
Birlikte kamuoyu oluşturalım, farkındalık yaratalım.