Bilge,
sırrı öğrenmek için
yanına gelen delikanlıya;
içinde iki damla yağ olan
bir kaşık verir ve malikanesini
dolaşmasını söyler;
Gezerken kaşığın içindeki yağı
dökmemesini tembih eder.
Delikanlı,
kaşığın içindeki yağı
dökmemek için etrafına
bakamadan
malikaneyi gezer ve
Bilgenin yanına gelir.
Bilge,
Acem halılarını
ve bahçeyi
nasıl bulduğunu sorar.
Delikanlı,
bunların hiçbirini
görmediğini söyler.
Bilge,
bir kez daha gezmesini
bu sefer etraftaki güzelliklere
dikkat etmesini ister.
Delikanlı,
altınlarla, ipeklerle,
halılarla süslü olan malikaneyi
ve muhteşem bahçeyi
hayranlıkla dolaşarak
her şeyi çok beğendiğini
anlatır Bilgeye.
Bilge,
kaşıktaki yağın
ne olduğunu
sorar Delikanlıya.
Delikanlı,
yağı döktüğünü fark eder.
Bilge,
“ Mutluluğun gizi,
dünyanın bütün
harikalarını görmektir;
ama kaşıktaki
iki damla yağı unutmadan'”
der, Delikanlıya.
Bu hikaye
İtalyan yazar Paulo Coelho”nun
Mevlana'nın Mesnevi'sinde
geçen bir hikayeden
yola çıkarak kaleme aldığı
popüler romanı 'Simyacı’da
yer alıyor.
Roman;
hazinesini aramak için
İspanya’dan Mısır’a giden
Endülüslü çoban Santiago’nun
yol hikayesini anlatıyor.
Benim bu hikayeden
anladığım
eskilerin deyimi ile
“kıssadan hisseden”
aldığım ders
“Ölçüdür”
Hayatımızın her alanında
en güçlü
ya da en zayıf anlarımızda,
en zor kararlarımızda,
ölçülü ve dengeli
olmanın değerini anlıyorum.
Paylaşmanın
en önemli sembolü olan
Ramazan ayına günler kaldı.
Şatafatlı iftar sofralarında
zenginleri ağırlamak yerine
mütevazi sofraları
ihtiyaç sahipleri ile
paylaşmak,
İnsani bir ölçüdür.
Dağıtılan kumanyaların,
iftar sofralarının,
para yardımlarının,
kameralar önünde
reklamını yapmamak
insani bir ölçüdür.
Kalın Sağlıcakla.
Haftanın sözü :
Çünkü mutluluk;
erdeme uygun bir davranış
sergilemekten ibarettir.
(Aristoteles)