CHP Zonguldak Belediye Başkan Adayı Tahsin Erdem’i geçmişten beri tanıyan, seven birisi olarak düştüğü, düşürüldüğü kumpası hayretle izliyoruz.
İnsanın en büyük düşmanı en yakınındakiler olabilir.
Hele hele bu bir siyasetçi ise.
Hele bu siyasetçi CHP’de siyaset yapıyorsa.
Bir de Belediye Başkan Adayı olduysa eyvah.
Bu parti içinde yıllardır aynı ayak oyunları ile zafer kazanamayan, kimseye de zafer kazandırmayan aktörler görev başında yine.
En basiti meclis pazarlıklarında yaşanıyor.
Erdem geçenlerde dehşet bir hata yaptı.
Aynı hata devam ediyor.
Ön seçim sürecinde ve daha öncesinde Tahsin Erdem’i yönetebilecekleri birisi olarak gören, istedikleri gibi oynatabileceklerini düşünen isimler en büyük Tahsin Erdem’ciydi!
Müthiş bir sevgi ve inançları vardı.
Son birkaç gündür; “Şunun lafı ile bizim çocuğu meclise almak istemiyor, bunun lafı ile falancayı meclise alıyor” diyerek müthiş bir kumpasın içine sürükleniyor.
Dolaylı tehditler.
Doğrudan göndermeler.
Tahsin Erdem bu süreçte bu isimlerin bazılarına güvenmek zorundaydı belki.
Sonucunun böyle olacağını bilse belki aday olmaz, onlarla yola da çıkmazdı.
Gerçekten işi zor.
Bu isimler asıl tantanayı meclis listeleri kesinleştiğinde çıkaracak.
Bazılarının il, ilçe başkanlığı hesapları, bazılarının milletvekili adaylık hesapları var.
CHP ve Tahsin Erdem öyle bir seçim kampanyası sürdürüyor ki parti içinde beklentisi olanların blöf ve tehditleri ile uğraşmaktan seçmeni ikna etmeye zaman kalmıyor.
Geçen de yazdım.
Tahsin Erdem yalnız bırakılıyor ve daha fazla yalnız bırakılacak.
CHP’de işler böyledir.
Yönetemediğin yeri yönettirmezler!
Tıskaoğlu’nun fabrika ayarları!
Ben insanları, siyasetçileri, dernekçileri, bürokratları yönlendirme, yönetme çabasında olan biri değilim.
Ama kim bir şey sorarsa fikrimi söyler tecrübelerimi paylaşırım.
Yapıp yapmamak onlara kalır.
ZONSİAD Başkanı Nejdet Tıskaoğlu’na ilk günden beri ne söylediysek zaman içinde de aynılarını söyledik.
Sanırım pek çok arkadaşımız da söylemiştir benzer şeyleri.
Sonuçta dediğimiz yere geldi ve bir çuval inciri çürütmeye başladı!
En büyük zararı da kendisine verdi.
Geçenlerde yazdığım yazının içinde fabrika ayarlarına dönmesini önermiştik.
Evelemeden, gevelemeden, ima etmeden kitabın ortasından yazdık.
Yakın akrabaları bile arayıp teşekkür etti.
O yazıdan sonra duvara tosladığını anlamış olacak ki yeni başlangıçlar yapmaya çalışıyor.
Benci yine hatalar yaparak.
Umarız dersler çıkarmıştır.
Zaman vermek lazım.
Hep dediğimiz bir şey var.
Bu şehir evlatlarını bu kadar kolay kaybetmemeli.
Ama bazen şartları çok zorluyorlar.
Tekrar etmek gerekirse bu süreçten ders çıkarılmadıysa, Vali, Belediye başkanları, STK temsilcileri, bürokratlar sizin konu mankeniniz, vitrin süsünüz, reklam yüzünüz değil.
Olamaz.
İzlemeye devam edelim bir süre daha.
İnşallah fabrika ayarlarına döner!