Hayatı çileyle yoğrulmuş, başarıdan başarıya koşmuş sıra dışı bir şahsiyet.

Kdz. Ereğli demir çelik endüstrisi tarihinin taşları birer birer döşenirken farkında olmadan tanıklık eden Karabüklü Şinasi…

Derviş Beyhan’ın kaleminden çıkan “Emeğe Adanan Bir Ömür Şinasi Bozkurt” kitabını bizzat Şinasi Bozkurt ağabeyimiz imzalayıp şahsıma gönderme nezaketi göstermişler.

Daha önce sadece sosyal medyadan takip ettiğim Şinasi Bozkurt’u gerçek anlamda bu kitap sayesinde tanıdım.

1944 yılında yaşanan depremin enkazından sağ olarak çıkan Şinasi Bozkurt’un Karabük Mehterler köyünde başlayıp Karabük-Ankara ve Kdz. Ereğli’ye uzanan sıra dışı bir hayatı anlatılmış.

Oldukça akıcı bir üslupla yazılan kitabı okurken Şinasi Ağabey’in çileli ve başarıdan başarıya koşan hayatının her kademesinde Kdz. Ereğli tarihinin ikinci evresine de nüfuz ediliyor.

Kdz. Ereğli tarihinin ikinci evresi derken, Erdemir’in inşasıyla çeliğin başkentine dönüşen 1960’tan günümüze kadar olan zaman diliminden söz ediyorum.

Şehir tarihinin ilk evresi balıkçı kasabası ve çileğin başkenti olduğu 1960 öncesidir.  

Kdz. Ereğli’nin balıkçı ve tarım kasabasından çelik endüstrisi şehrine dönüşümünün yaşandığı kırılma noktasına tanıklık eden ender şahsiyetlerden biridir Şinasi Bozkurt.

Zamanın fakruzaruret yıllarında ilkokuldan sonra eğitimine devam edememenin verdiği tepkiyle henüz 13 yaşında bir çocukken köyünden şehre kaçar.

Bir süre lokantada, ardından da Karabük Demir Çelik Mühendisler Kulübü’nde çalışmaya başlayan Şinasi’nin hayatı da burada değişir.

Çalışkanlığıyla göz dolduran, eli ayağı düzgün bu çocuk Mühendisler Kulübü’ne gelen Karabük Demir Çelik Fabrikaları Genel Müdürü Cevat Süberk’in de dikkatlerinden kaçmaz.

Onu eşine yardım etmesi için evine alır.  

Genel Müdür Cevat Süberk de öyle sıradan bir genel müdür değildir.

Ülkemizde ikinci demir çelik fabrikası kurulması kredisi için ABD Başkanı Eisenhower’in “Size kredi veririm ama işin başına önereceğim o mühendisi koymak şartıyla.” dediği efsane isimdir. Cevat Süberk.

ABD ile Türkiye arasında kredi mutabakatından sonra fabrikanın kurulacağı yer tespit çalışmalarında kilit isimdir.

ABD heyetinin de, fabrikanın kendi şehrinde kurulmasını isteyen Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Kamil Erdem’in de gittikleri adres Karabük’te onun evidir.

ABD heyetinin arazi etüt çalışmalarına da o refakat eder. Fabrikanın Kdz. Ereğli’ye kurulmasına karar verildiğini Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Kamil Erdem’e o müjdeler.

Bütün bu olup biten tarihi gelişmelerin tanığı ise Cevat Süberk’in evinde kalan Şinasi’dir.

Kdz. Ereğli’de inşasına başlanan fabrikanın genel müdürlüğü Ankara’da kurulmuş, genel müdürlüğüne de Cevat Süberk getirilmişti.  

Hane halkından biri olan Şinasi de Süberk ailesiyle beraber Ankara’ya gelmiş, eve gelip giden heyetleri ağırlamada evin hanımının eli ayağı olmuştu.

Sadece Ankara’mı, hayır!

Genel Müdür Cevat Bey’in günlerinin çoğu Kdz. Ereğli’de inşa edilen Erdemir’de geçiyor, arada da kendisine tahsis edilen özel uçakla Ankara’daki genel müdürlüğe geliyordu.

Genel Müdür Ankara-Kdz. Ereğli arasında mekik dokurken, seyahatlerine Şinasi de eşlik ediyordu.

Erdemir’in açılış arifesinde alınan Cevat Süberk’in ölüm haberi, askerlik görevi için evden ayrılan Şinasi için tam bir yıkım olmuştu.

Birliğinden aldığı özel izinle babası kadar sevdiği adamın cenazesine katılarak ona karşı son görevini yaptı.

Vatani görevini tamamlayarak Kdz. Ereğli’ye döndü. Yakından tanıdığı Belediye Başkanı Kamil Erdem’in desteğiyle Erdemir’e işe girip, uzun süreli bir hizmetin ardından emekli oldu.

Ereğli, Karabük’ün iz düşümüdür

Şinasi Bozkurt’un eşi Fatma Hanımla olan evliliklerinden Dilek ve Arzu adında iki kızı ve Cevat adında bir oğlu oldu.

Yanlarında büyüdüğü ve hayatı öğrendiği Cevat Süberk’in adını oğluna vermesi Şinasi Bozkurt Ağabey için tam bir kadirşinaslık örneğidir.

Kendisine Allah’tan sağlıklı ve uzun ömürler diliyorum.

Karabük’ten gelen Cevat Süberk Erdemir’in ilk genel müdürü, Şinasi Bozkurt da ilk işçilerinden biridir.

Karabük Demir Çelik Fabrikalarında edinilen teknoloji ve bilgi birikimini Erdemir’e nakşedenlerin sembol isimleridir.

O nedenledir ki, Erdemir Kardemir’in devamı, Ereğli de Karabük’ün iz düşümüdür.

.